Kacır, TBMM Genel Kurulu’nda gerçekleştirdiği sunumda, Bakanlığının 2026 yılı bütçesine ilişkin bilgiler vererek, küresel üretim ve ticaretin yeni bir aşamaya geçtiğini belirtti. Serbest ticaret modelinin artık geçerliliğini yitirdiğini vurguladı.
Küresel ekonomik dengelerin Batı’dan Doğu’ya kaydığını ifade eden Kacır, böyle bir ortamda sanayi ve teknoloji yeteneklerinin stratejik bir öneme sahip olduğunu kaydetti.
Kacır, Türkiye’nin geçmişte sanayi devrimlerini kaçırmasının ağır sonuçlar doğurduğu ancak günümüzde yeni teknolojilerin sunmuş olduğu fırsatları değerlendirme konusunda önemli adımlar attığını belirtti. “AK Parti hükümetleri döneminde montaj sanayisinden öte, katma değer üreten bir sanayi altyapısı geliştirdik.” dedi.
Türkiye’nin sanayi üretimindeki gelişmeleri rakamsal verilerle aktaran Kacır, konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Sanayi üretiminde katma değerimiz 41 milyar dolardan 241 milyar dolara yükseldi. Dünyada 21. sıradan 14. sıraya ilerledik. Bizim arkamızda kalan hiçbir ülke önceye geçemedi. Türkiye, Çin’den Avrupa’ya kadar uzanan bölgenin ürün ve ihracat pazarı çeşitliliği açısından en yüksek rekabet gücüne sahip ülkesi konumuna geldi. Askeri insansız hava araçlarında dünya genelinde birinciyiz. Ticari araçlar, otobüsler, beyaz eşyalar, güneş panelleri, çelik, tekstil ve ağaç ürünleri üretiminde Avrupa’da lideriz.”
Kacır, AK Parti hükümetleri döneminde çelik üretim miktarının 16,5 milyon tondan 37 milyon tona çıktığını ve demir-çelik ihracatının 3,5 milyar dolardan 28,6 milyar dolara yükseldiğini vurguladı. Türkiye, 2002’de Avrupa’da 4. sıradayken şimdi lider üretici konumuna geldi.
Otomotiv sektörü ile ilgili olarak bu yıl 41,5 milyar dolarlık ihracat rekoru kırıldığını bildiren Kacır, 23 yıl içinde yıllık otomobil üretiminin 357 binden 1 milyon 400 bine çıktığını dile getirdi.
Kacır, elektrikli, sürücüsüz ve bağlantılı araç teknolojilerindeki büyük dönüşümlere dikkat çekerek, bu alandaki yatırımları yüksek teknoloji odaklı sürdürdüklerini vurguladı.
Yerli elektrikli otomobil markası Togg’un 80 binden fazla araç ürettiğini ve elektrikli araç pazarında liderliğe ulaştığını belirten Kacır, Türkiye genelinde 36 bin 700 şarj bağlantısını yaygınlaştırdıklarını açıkladı.
Bakan Kacır, savunma sanayisinde 100 bin çalışanın yer aldığı 3 bin 500 şirket ve araştırma kurumları ile üniversitelerden oluşan geniş bir ekosistem oluşturduklarını aktardı.
Yerli ürünlerin savunma sanayisindeki payını yüzde 20’lerden yüzde 80’in üzerine çıkardıklarını belirten Kacır, “Savunma sanayisi ihracatımız 23 yılda 248 milyon dolardan 8,4 milyar dolara ulaştı. Bu yıl yüzde 30’luk bir artış sağladık.” ifadesinde bulundu.
BAKAN KACIR, MİLLİ HEDEF ALGILAYICI MİHAL’İ TANITTI
Kacır, Türkiye’nin ilk insansız savaş uçağı olan Bayraktar KIZILELMA’nın havacılık tarihine geçtiğini, görüş ötesi hava-hava füzesi kullanarak jet motorlu bir hava hedefini vuran ilk insansız uçak olduğunu belirtti.
Bu başarıların arkasında, yerli ve milli ürünleri geliştirme kabiliyetinin bulunduğunu aktaran Kacır, “Uçağı biz ürettik, radarı biz yaptık, füzeyi biz geliştirdik. Füzenin lazer sensörlü hedef algılayıcısını da biz ürettik.” dedi.
Kacır, bu konuşmasında GÖKDOĞAN füzesiyle atılan MİHAL’ı da tanıttı. Kacır, yerli üretim savunma sistemleri ile daha güçlü bir diplomasi ve askeri kapasite hedeflediklerini ifade etti.
Savunma sanayi yatırımlarının yıllarca eleştirildiğini, ancak günümüzde birçok ülkenin aynı alanda yarışmaya başladığını belirten Kacır, Avrupa ülkelerinin bu alanda yüzlerce milyar avro kaynak ayırmaya hazırlandığını da sözlerine ekledi.
Türkiye’nin başarılarının artık dünya çapında konuşulduğunu vurgulayan Kacır, her alanda geniş bir savunma mimarisini kurmaya devam edeceklerini söyledi. “Dostlarımız Türk milletinin gücünden yararlanacak, düşmanlarımız ise Türk milletinin gücünden korkacak.” şeklinde konuştu.
Bu yıl başlattıkları “KOSGEB İstihdamı Koruma Programı” ile KOBİ ölçeğindeki işletmelere her bir çalışan için 2 bin 500 lira destek verdiklerini duyuran Kacır, “Programımızdan faydalanan 15 bin 368 KOBİ ile 420 bin istihdamı koruduk ve 22 bine yakın yeni istihdam oluşturduk. 2026 yılında bu programa büyük ölçekli işletmeleri de dahil edeceğiz, ayrıca çalışan başına aylık destek miktarını 3 bin 500 liraya çıkaracağız.” diye ekledi.
Kacır, hiçbir sektörü geride bırakmadan ilerleyeceklerini vurguladı.
Türk sanayisinin son dönemde küresel düzeyde yaşanan dönüşümden güçlenerek çıktığını belirten Kacır, sanayi üretim endeksinin salgın öncesi döneme göre Almanya’da yüzde 11,5, İtalya’da yüzde 5,5, Fransa’da ise yüzde 3 aşağıda seyrederken, Türkiye’nin %26,5’lik bir artış gösterdiğini aktardı.
Bakan Kacır, bu yıl toplam ihracatın 270,6 milyar dolara çıktığı, sanayi ürünleri ihracatının ise 255,2 milyar dolara ulaştığını ifade etti.
AR-GE harcamalarının 2002’den bu yana 16,5 katına çıkarak 20 milyar dolara ulaştığını belirten Kacır, “AR-GE insan kaynağımız 311 bine yükseldi. 2002’den bu yana insan kaynağımız 11 katına çıktı. Türkiye, 1360 AR-GE ve 343 tasarım merkezi ile 64 şehrimizdeki 113 teknoparkta 12 binin üzerinde teknoloji girişimiyle bir inovasyon ülkesi haline geldi.” dedi.
Kacır, bu yıl güneş hücreleri, radar sistemleri ve biyoteknoloji gibi alanlarda 270 milyar liraya yakın yatırım ve 15 bin yeni istihdam oluşturacak 13 büyük ölçekli projeye devlet desteği sağladıklarını da kaydetti.
“YAPAY ZEKA KALKINMA, KÜRESEL ADALET VE REFAH YOLCULUĞUMUZDA GÜÇLÜ BİR KALDIRAÇ OLABİLİR”
Kacır, işletmelerde verimliliği artıracak Dijital Dönüşüm Programı’na 13,5 milyar lira yatırım başvurusu gerçekleştirdiklerini belirterek, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’ndan aldıkları 300 milyon avro kaynağı KOSGEB aracılığıyla KOBİ’lerin dijital dönüşüm projelerine aktardıklarını söyledi.
Yapay zekanın ekonomik ve toplumsal süreçlerde hızla artan rolünün yeni soruları ve testler getirdiğini ifade eden Kacır, “Eğer doğru ilkeleri ve kuralları bugünden inşa edersek, yapay zeka kalkınma, küresel adalet ve refah hedefine ulaşmada güçlü bir kaldıraç olabilir.” diye konuştu.
Kacır, gelecek yıl 5-9 Ekim tarihleri arasında Antalya’da dünyanın en büyük küresel uzay etkinliği olan Uluslararası Uzay Kongresi’ne ev sahipliği yapacaklarını açıkladı.
Bakan Kacır, depremden etkilenen sanayiciler için Kahramanmaraş, Gaziantep, Hatay ve Malatya’da 966 iş yerinin bu yıl tamamlanacağını ve 2026 yılında deprem bölgelerinde 1800’den fazla iş yeri inşa edileceğini bildirdi. Ayrıca 2023 Şubat ayından bu yana depremden etkilenen OSB’lere ve sanayi sitelerine sağlanan kaynak miktarının 24,5 milyar liraya ulaştığını belirtti.
Kacır, terörsüz bir Türkiye ile huzur ortamının güçleneceğini, Türkiye’nin her karış toprağının daha bereketli olacağını ifade etti. “Terörsüz Türkiye ile kalkınmamızı hızlandıracak, üretimimizi artıracağız ve ihracatımız yükselecek.” şeklinde konuştu. Ayrıca, bölgedeki dostluk köprülerinin ve ticaret yollarının Türkiye için yeni fırsatlar sunacağını aktardı.
“4 YENİ SANAYİ KORİDORU OLUŞTURACAĞIZ”
Bakan Kacır, sanayi tesislerinin yoğunluğunu Marmara Bölgesi’nden Anadolu’nun diğer şehirlerine taşımayı hedeflediklerini belirtirken, “Samsun-Mersin, Mersin-Şırnak, Sivas-Iğdır ve Trabzon-Şırnak olmak üzere 4 yeni sanayi koridoru kuracağız.” dedi.
