Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2025 yılının Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu tarafından “Uluslararası Barış ve Güven Yılı” olarak ilan edilmesi ve Türkmenistan’ın daimi tarafsızlık statüsünün 30. yıl dönümü dolayısıyla Başkent Aşkabat’ta düzenlenen “Uluslararası Barış ve Güven Forumu”na katıldı.
Forumun “Barış ve Güven: Sürdürülebilir Bir Gelecek İçin Hedeflerin Birliği” temalı genel oturumunda konuşan Erdoğan, “Bu toprakları atayurdumuz olarak görmenin verdiği mutlulukla, burada bulunmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Türkmenistan’ın daimi tarafsızlık statüsüne ruh ve anlam katan milli lideri Gurbanguli Berdimuhamedov’u kutlarken, bu anlamlı günde bizi bir araya getiren Serdar kardeşime de teşekkür ediyorum.” dedi.
Tarafsızlık bağlamında Türkmen halkını tebrik eden Erdoğan, Türkiye’deki 86 milyon vatandaşın selamlarını iletti.
Forumu, Türkiye’nin de ortak sunuculuğunu üstlendiği ve Birleşmiş Milletler 2025 Uluslararası Barış ve Güven Yılı çerçevesinde oldukça önemli bir etkinlik olarak değerlendiren Erdoğan, “Bağımsızlıklarının ardından büyük bir iktisadi ve beşeri gelişim gösteren Türkmenistan’ın başarılarıyla gurur duyuyoruz. Türkmenistan bugün, modern şehirleri, fabrikaları, okulları ve hastaneleri ile dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri haline gelmiştir. Türkiye ve Türkmenistan, kökleri ortak tarihe dayanan sıkı bağlarla birbirine bağlı iki kardeş ülkedir.” şeklinde konuştu.
Türkmenistan’ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülke olarak bu alanda daimi tarafsızlık statüsüne destek verenlerin başında geldiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kimliğin ortak medeniyet anlayışlarını yansıttığını belirtti. “Türkmenistan ile atasözlerimizi paylaşırken kalbimiz ve hedeflerimiz de birdir. Türkmenistan’ın barışçı vizyonunu desteklerken, ilişkilerimizi her alanda daha da güçlendiriyoruz.” ifadelerini kullandı.
– “BARIŞ VE DİYALOĞUN HAKİM KILINMASI İÇİN VAR GÜCÜMÜZLE ÇALIŞIYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkmenistan’ın refahı için her zaman sorumluluk almaya hazır olduklarını söyleyerek, “Küresel ölçekte belirsizliklerin, çatışmaların ve kırılganlıkların arttığı bir dönemde uluslararası diyalog, işbirliği, güven ve barışın sağlanması için elimizi taşın altına koymamız şart. Türkiye olarak, tarihimizin, coğrafyamızın ve medeniyetimizin bize yüklediği bilinçle barış ve diyaloğun hakim kılınması için çalışıyoruz.” dedi.
Komşularla iyi ilişkiler kurarak çevrede bir barış ve güvenlik kuşağı oluşturma hedefinde olduklarını vurgulayan Erdoğan, “Tarihsel bağlara ve karşılıklı saygı duyduğumuz kuzey komşularımız Rusya ve Ukrayna arasında süren savaşın son bulması en samimi dileğimizdir. İstanbul Süreci başta olmak üzere ateşkes ve barışa yönelik diplomatik girişimlere somut destek vermeye hazırız.” diye ekledi.
Gazze’deki insani krizle ilgili de konuşan Erdoğan, ateşkesin kalıcı hale gelmesi ve yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasının önceliklerinden olduğunu belirtti. “İsrail’in ihlallerine rağmen süren ateşkes kırılgandır. Bu nedenle uluslararası toplumun sürece güçlü desteği kritik önem taşımaktadır.” ifadeleriyle durumu özetledi.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2800 sayılı kararının kalıcı barış ve Gazze’nin yeniden inşası açısından bir fırsat olmasını dileyen Erdoğan, “Barışın sağlanmasına yönelik her aşamada Filistinlilerin sürece dahil olması ve katkı sunması elzemdir. Nihai hedef, iki devletli çözümdür. Bu formül, Filistinli kardeşlerimizin çektiği acılar, onurlu mücadeleleri ve uluslararası düzenlemelere dayanıyor. Artık uluslararası toplumun, Filistin halkına karşı olan sorumluluklarını yerine getirme zamanıdır.” dedi.
Bu Forumun, yeni bir vesile teşkil etmesini umduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin artık adil, tarafsız ve güven veren yaklaşımıyla arabuluculuk alanında dünya çapında öne çıktığını ifade etti.
Türkiye’nin, Etiyopya ve Somali arasındaki gerginliği ortadan kaldırmak için başlattığı Ankara Süreci ile anlaşmazlıkların barışçıl yoldan çözülebileceğini vurgulayan Erdoğan, “Bu çabalarımız, Birleşmiş Milletler, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı ve İslam İşbirliği Teşkilatı bünyesindeki Arabuluculuk Dostlar Grupları ile Medeniyetler İttifakı Girişimi gibi projelerimizde etkisini buluyor. İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en yüksek sayıda silahlı çatışmaya şahit oluyoruz. Böyle bir ortamda Türkmenistan’ın tarafsızlık ilkesine dayanan önleyici diplomasi ve barış adına gösterdiği çabaları destekliyoruz.” dedi.
– “BARIŞ ANCAK ADALETLE, GÜVEN ANCAK KARŞILIKLI SAYGIYLA MÜMKÜNDÜR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada yalnızca bir yıl dönümünün kutlanmadığını, geleceğe yönelik güçlü bir çağrıda bulunduklarını belirterek, “Barış yalnızca adaletle, güven ise karşılıklı saygıyla mümkündür. İstikrar, diyalog ve işbirliği ile sağlanabilir. Türkmen edebiyatının büyük şairi Mahtumkulu Firaki, Forumun amacını yüzlerce yıl önce mükemmel bir şekilde ifade etmiştir. ‘Güzel günler gelsin, huzur dolsun. Her yurt sakin, her halk zengin olsun. Firaki der ki insaf çoğalsın, zulüm kalmasın, her yer sevinç dolsun.'” şeklinde sözlerini tamamladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını, Türkmenistan Cumhurbaşkanı Serdar Berdimuhamedov’a teşekkür ederek, Türkmenistan’ın daimi tarafsızlığının 30. yılını kutlayarak ve kardeşliğin devamını dileyerek sonlandırdı.


