ABD Yüksek Mahkemesi, eski Başkan Trump’ın ikinci döneminin başlangıcında imzaladığı doğum yoluyla vatandaşlık hakkını kısıtlama kararı için önemli bir adım attı.
Mahkeme, Trump için kritik öneme sahip bir karar vererek, doğum yoluyla vatandaşlık hakkını sınırlamayı hedefleyen başkanlık emrine karşı alt mahkemelerin ülke genelinde ihtiyati tedbir veremeyeceğine hükmetti. Bu karar, mahkemenin dokuz üyesinden altısının görüş birliği ile alındı.
Trump’ın doğumla vatandaşlık hakkını sona erdirmeyi amaçlayan yürütme emri hakkında doğrudan bir yasallık değerlendirmesi yapmayan mahkemenin azınlıkta kalan üç liberal yargıcı, söz konusu emrin açıkça hukuka aykırı olduğunu savundu.
Yüksek Mahkemenin kararı, Trump’ın ikinci başkanlık döneminin ilk gününde imzaladığı ve kısa süreli vizelerle ya da yasal durumu olmayan yabancıların ABD’de doğan çocuklarına vatandaşlık verilmesini engellemeyi hedefleyen yürütme emrine dair üç ayrı davayı kapsıyor.
300’Ü AŞKIN DAVAYI ETKİLEYEBİLİR
Bu karar, gelecekte hem kısa hem de uzun vadede geniş yankı uyandırması bekleniyor. Özellikle Trump’ın ikinci döneminde Beyaz Saray politikalarına karşı açılan 300’ü aşkın federal davanın seyrini etkileyici bir rol oynayacak.
Söz konusu yürütme emri, kısa süreli vizelerle ya da yasal statüsü olmayan kişiler ile ilgili olarak, ABD’de doğan çocuklara vatandaşlık hakkı verilmesini engellemeyi amaçlıyor.
TRUMP’TAN TEŞEKKÜR
Trump, Beyaz Saray’daki basın toplantısında Yüksek Mahkeme’nin verdiği kararın “büyük bir zafer” olduğunu belirterek, mahkeme üyeleri ve Adalet Bakanlığı çalışanlarına teşekkür etti.
Doğumla vatandaşlık hakkının güncel bir mesele olmadığını ifade eden Trump, konunun “kölelerin bebekleriyle ilgili” olduğunu ve bunun göçmenlik sürecinde “dolandırıcılığa” dönüştüğünü ileri sürdü. ABD Başkanı ayrıca, Yüksek Mahkeme’nin kararı sayesinde, ülke genelinde “haksız yere yasaklanmış çok sayıda politikaya” yeniden başlayabileceklerini duyurdu.