1. Haberler
  2. Siyaset
  3. Aile ve Nüfus Politikasında Yeni İvme!

Aile ve Nüfus Politikasında Yeni İvme!

featured

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen Nüfus Politikaları Kurulu Toplantısı’na liderlik etti. Yılmaz, ailenin ve nüfus yapısının korunmasına yönelik somut projelere hızla geçtiklerini ifade etti. İlk toplantının ardından, doğum yardımları ile ilgili yapılan ödemelerde dikkate değer bir artış sağlandığını hatırlatan Yılmaz, “Doğum sonrası yapılan tek seferlik ödemenin miktarı 5 bin liraya çıkarıldı. İkinci çocuk için beş yaşını tamamlayana kadar aylık 1.500 lira, üçüncü ve sonraki çocuklar için ise beş yaşına kadar aylık 5 bin lira düzenli doğum yardımı ödemeleri başlatıldı” şeklinde konuştu.

Yılmaz, aile kurma hedefi olan gençlerin desteklenmesi amacıyla Aile ve Gençlik Fonu’nun 81 ilde yaygınlaştırıldığını da belirtti. 14 Nisan’da bakan yardımcıları ile yaptıkları teknik toplantıda “mevzuat”, “çalışma hayatı”, “sağlık”, “eğitim”, “ekonomik teşvikler” ve “iletişim ile farkındalık oluşturma” başlıkları altında altı ayrı çalışma grubu kurduklarını duyurdu. Her grup için gerekli koordinatör kurumları belirlediklerini ifade eden Yılmaz, bu sayede nüfus politikalarını bütüncül bir şekilde ve ihtiyaç duyulan alanlarda yenilikçi önerilerle ele almaya odaklandıklarını vurguladı. Bugünkü toplantıda çalışma gruplarının hazırlıklarını değerlendirirken, ortaya çıkan önerilerin gelecekte atılacak adımlara yönelik netleştirileceği aktarıldı.

Yılmaz, TÜİK’in 2024 yılına ait verilerin, aile ve demografik yapıya yönelik olumsuz gelişmelerin sürdüğünü açıkça ortaya koyduğunu belirtti. 1960’lardaki doğurganlık hızının 6.38 iken, sistemli politikaların etkisiyle 2000’li yılların başında 2.38’e düştüğünü kaydederek, bu durumun yaşadığımız yapısal kırılmanın temel nedenlerinin çok önceden atıldığını gösterdiğini söyledi. Ülke genelindeki doğurganlık hızı, tarihimizin en düşük seviyesi olan 1.48’e gerilemiş; bu oran İstanbul’da 1.20, İzmir’de 1.17 ve Ankara’da 1.15 olarak gerçekleşmiştir.

2014 yılından bu yana sürekli bir düşüş eğilimi gösteren toplam doğurganlık hızı, son sekiz yıldır nüfusun yenilenme seviyesinin altında kalmaya devam ettiğine dikkat çeken Yılmaz, “Nüfusumuz yaşlanırken, kırsal nüfus kaybı da devam ediyor. Demografik yapıda yaşanan değişimlerin aile kurumu ile direkt bağlantılı olduğunu belirtmek mümkündür. Aile yapısıyla ilgili veriler, ortalama hane halkı büyüklüğünün 3.11 seviyesine gerilediğini gösteriyor. 2024 yılında, geniş ailelerin oranının azalmasıyla birlikte yalnız yaşayan bireylerin tek kişilik hane halkı oranının yüzde 20’ye yükselmesi bekleniyor. Tek başına yaşayan yaşlı bireylerin sayısının 2024’te 1 milyon 750 bin 900’ü aşması gündemde. 65 yaş üstü nüfusun toplam içindeki oranı ise 2024’te yüzde 10.6 olacak” dedi.

Küresel ve bölgesel gelişmelerin, aile kurumunun güçlendirilmesi ve sağlıklı bir nüfus yapısının korunmasının ülkeler açısından stratejik önemi vurgulandı. Yılmaz, “Aile kurmayı ve çocuk sahibi olmayı teşvik edecek yasal düzenlemeler ve politikalar, kurumların ortak çalışmalarıyla ivedilikle hayata geçirilmelidir” dedi.

Şiarlarının “güçlü aile, güçlü toplum” olduğunu ifade eden Yılmaz, “Ailelerimizin sayısını artırmak ve evlenme ile çocuk sahibi olma yaş ortalamasını düşürmek önceliğimizdir. Kadınlarda ilk evlenme yaşı 2001’de 22.7 iken, 2024’te 25.8’e yükselmiştir. İlk doğumdaki ortalama anne yaşı ise 2014’te 25.5 iken, 2024’te 27.3’e çıkmıştır. Bu eğilim, kadınların doğurganlık dönemini kısaltarak toplam doğurganlık hızını düşürmektedir,” diye ekledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2026-2035 döneminin “Aile ve Nüfus On Yılı” ilan edildiğini ve doğurganlık hızındaki düşüşü “varoluşsal bir tehdit” olarak değerlendirdiklerini hatırlatan Yılmaz, bazı çevrelerin bu süreci zayıflatmaya yönelik tutumlarının dikkate değer olduğunu kaydetti. Medya ve sosyal medya aracılığıyla küresel ölçekte cinsiyetsizleştirme kampanyalarının yürütüldüğüne de işaret eden Yılmaz, demografik değişimleri doğru okuyarak güçlü politikalar üretmenin aciliyet taşıdığını belirtti. Ayrıca aileye ve nesillere zarar veren bu akımlara karşı kamu kurumlarının ve sivil toplum kuruluşlarının gerekli bilinç ve farkındalığa sahip olmalarının önemini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Yılmaz, Nüfus Politikaları Kurulu’nun Türkiye’nin demografik geleceğini şekillendiren güçlü bir istişare ve uygulama mekanizması olarak görevine devam edeceğini belirtti. Kreş ve bakım hizmetlerinin yaygınlaştırılması, çalışma hayatı ile aile hayatının eş zamanlı ilerletilmesi, ebe hizmetinin genişletilmesi gibi geniş bir yelpazede eylem planlarının hazırlandığını aktardı. Bunun yanı sıra, aile ve nüfus politikalarında veriye dayalı, sürdürülebilir ve etkili adımlar atabilmek için araştırma altyapısının güçlendirilmesi ve disiplinler arası çalışmaların teşvik edilmesinin kritik bir gereklilik olduğunu vurguladı.

“AİLE KURUMU VE GÜÇLÜ NÜFUS YAPISININ KORUNMASI, KÜRESEL ÖLÇEKTE TOPLUMLARI ETKİLEYEN KRİTİK BİR KONUDUR”

Aile kurumu ve güçlü nüfus yapısının korunması, küresel ölçekte toplumları etkileyen kritik bir konu olduğunu dile getiren Yılmaz, “Dünya genelinde aile yapısı ve doğurganlık oranları tehdit altındayken, pek çok ülkenin bu alanda çözüm üretmekte zorlandığını görüyoruz. Aileyi ve doğurganlığı önceliklendiren çalışmalarımız, dost ülkeler açısından fayda sağlayıcı olacaktır. Aile yapısının zayıflaması, doğurganlık oranlarındaki düşüş ve toplumsal değerleri sarsan eğilimlere karşı kararlılıkla mücadele etmeye devam edeceğiz. Sağlıklı ve dengeli bir nüfus yapısını güçlendirmeye yönelik atılacak her adımın ülkemiz ve milletimiz için hayırlı sonuçlar doğurmasını bekliyoruz” şeklinde konuştu.

Aile ve Nüfus Politikasında Yeni İvme!
Yorum Yap
Bizi Takip Edin