Bakan Uraloğlu, geçtiğimiz yıl demir yolu ile gerçekleştirilen ihracat taşımalarıyla ilgili kapsamlı bilgiler sundu.
Türkiye’nin 2024 yılı için liman bağlantılı kombine ihracat taşımalarının yaklaşık 4,6 milyon ton seviyesine ulaştığını aktaran Uraloğlu, “İthalat kapsamında 3,2 milyon ton kombine yük taşıması gerçekleştirildi. Toplamda, 2024 yılında hem ithalat hem de ihracat için toplam 7,8 milyon ton liman bağlantılı kombine yük taşımacılığı yapıldı.” şeklinde konuştu.
Uraloğlu, demir yolu taşımacılığının yüksek güvenlik standartları, sürdürülebilir maliyet avantajları ve konforlu seyahat imkanları ile ulaşım ağının temel bileşeni olduğunu vurguladı.
Demir yoluyla ihracatın, hem sınır kapılarından hem de limanlara yönelik kombineli taşımalarla gerçekleştirildiğine dikkat çeken Uraloğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Ülkemizde, geçen yıl demir yolları kullanılarak sınır kapılarından 2 milyon 104 bin ton ve liman bağlantılı olarak 4 milyon 562 bin ton ihracat taşındı. Toplamda, demir yoluyla 6 milyon 666 bin ton ihracat gerçekleştirilmiş oldu. Bu taşımalar Bakü-Tiflis-Kars (Canbaz/Ahılkelek), İran (Kapıköy) ve Avrupa (Kapıkule) sınır kapıları üzerinden yapılıyor. Liman bağlantılı demir yolu ihracatı ise Atakaş ve Aliağa limanları, Mersin International Port (Tırmıl), İsdemir, Assan, Gübretaş, Ekinciler İskelesi, Limak Port, Çelebi Port (Bandırma), TCDD Alsancak Limanı, Safi Port, DP World, Evyap Port, Tekirdağ Asya Port, Samsun Port, Samsun Yeşilyurt Limanı, NemPort, Zonguldak TTK ve Çatalağzı Eren limanlarından gerçekleştirilmektedir.”
“Yük taşımacılığında en yüksek pay cevher ve metal artıklardan oluştu”
Uraloğlu, Türkiye’nin demir yolu ağını güçlendirmek için kesintisiz olarak çalışmalara devam ettiklerini belirterek, İleriye dönük olarak Türkiye’nin bölgesel demir yolu bağlantısını güçlendirme amacıyla Kars-Iğdır-Aralık-Dilucu Demir Yolu Projesi için 2,4 milyar avroluk dış finansman sağlandığını hatırlattı.
Gelecekte yaşanacak iklim değişikliğine etkili bir şekilde mücadele edebilmek ve uluslararası ticaretten daha fazla pay kazanabilmek açısından demir yolu altyapı yatırımlarını artırmanın önemine vurgu yapan Uraloğlu, “Karasal taşımacılıkta demir yolunun payını artırmak, üretici ve sanayicilere rekabetçi avantajlar sağlamak, maliyetleri düşürmek ve sürdürülebilir bir lojistik yapısını teşvik etmek temel hedeflerimiz arasında yer alıyor.” dedi.
Uraloğlu, aynı zamanda demir yoluyla taşınan yüklerin türlerine dair bilgiler de aktardı:
“2024 yılında yük taşımacılığı türlerine göre incelendiğinde, en büyük payın yüzde 36,5 ile cevher ve metal artıklardan oluştuğu görüldü. Bu grupta en çok taşınan ürünler arasında demir cevheri, borasit ve krom yer alıyor. Bunu yüzde 20,5 ile üretilmiş mineraller ve inşaat malzemeleri takip ediyor. Bu kategoride en fazla taşınan ürünler arasında alçı, alçı taşı, klinker, kum ve çimento gibi inşaat malzemeleri mevcut. Yüzde 13,9 ile araç ve makineler gibi diğer taşınan ürünler de önemli bir yer tutuyor. Ayrıca, yüzde 10,7 ile kömür, linyit ve kokun yer aldığı katı mineral yakıtları da dikkat çekiyor. Kimyasal maddelerde ise akaryakıt, zift ve katranın taşımadaki payı yüzde 5,6 olarak kaydedildi. Diğer taşınan ürün gruplarında ise kereste, ağaç ürünleri, gıda maddeleri ve demir çelik ürünleri önemli bir paya sahiptir.”