Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği (ACLU) eski uzmanları Jay Stanley ve Barry Steinhardt, “Bigger Monsters, Weaker Chains” (Daha Büyük Canavarlar, Daha Zayıf Zincirler) başlıklı raporlarında Amerika’nın hızla bir gözetim toplumuna dönüştüğünü öne sürdüler.
Raporda, gelişmiş teknolojinin yetersiz düzenlemelerle birleşerek yalnızca distopik kurgularda görülebilecek bir gerçeklik yarattığına dikkat çekildi.
Stanley ve Steinhardt, “George Orwell’in 1984 eserindeki ‘Büyük Birader’ rejimini engelleyecek hiçbir teknik bariyer kalmadı” diyerek endişelerini dile getirdi.
Bu uyarı, 2003 yılına aitti.
Son 20 yılda ise teknolojik alanda hızlı bir gözetim artışı gözlemlendi. Hedefli algoritmalar, sürekli açık konum paylaşımı, yüz tanıma yazılımları, biyometrik pasaportlar ve gözetim drone’ları gibi yenilikler geliştirildi. Şimdi ise, bu gözlem alanına bir yenisi daha ekleniyor: Wi-Fi sinyalleriyle insan takibi yapabilen “WhoFi” sistemi.
DUVARLARI AŞIYOR
İtalya’nın Sapienza Roma Üniversitesi’nden bilim insanları tarafından geliştirilen WhoFi, Wi-Fi sinyallerindeki bozulmaları analiz ederek insanların “biyometrik imzalarını” tespit edebiliyor.
Işık koşullarından bağımsız bir şekilde çalışan sistem, duvarların ardındaki kişileri bile algılama yeteneğine sahip ve yüzde 95,5 doğruluk oranı ile tanıma gerçekleştirebiliyor.
Araştırma ekibi, WhoFi’nin “görsel olmayan bir ortam” yarattığını ve bu nedenle “mahremiyet dostu” olduğunu iddia ediyor.
Bununla birlikte, diğer uzmanlar, sistemin insan vücudunun iç yapılarıyla (kemikler, organlar, vücut kompozisyonu) etkileşimde bulunarak kişiye özgü sinyaller üretmesinin mahremiyet açısından ciddi riskler barındırabileceğini ileri sürüyor.
Futurism’de yayımlanan habere göre, araştırmacılar, “Optik sistemler yalnızca dış yüzeyi algılarken, Wi-Fi sinyalleri iç yapılar üzerinden kişiye özel bozulmalar üretir” şeklinde açıklama yapıyor.
ŞİMDİLİK ARAŞTIRMA PROJESİ
Currently, WhoFi sadece bir laboratuvar çalışması olarak varlık gösteriyor ancak geçmişte yüz tanıma, konuşma tanıma veya plaka okuma sistemlerinde yaşananların benzeri bir şekilde, çok yakında günlük yaşantımızın bir parçası haline gelebilir.
Bu gelişmelerin bazıları, modemlerin dahi gizli takip cihazlarına dönüşebileceği bir geleceğin habercisi olduğu görüşünde birleşiyor.
