1. Haberler
  2. Ekonomi
  3. Zengezur Koridoru: Türkiye’nin Yeni Lojistik Kapısı

Zengezur Koridoru: Türkiye’nin Yeni Lojistik Kapısı

featured

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, geçtiğimiz hafta ABD Başkanı Donald Trump’ın ev sahipliği yaptığı Beyaz Saray’daki üçlü zirve sonucunda ortak bir deklarasyon imzaladı.

Bu çerçevede Trump, Zengezur Koridoru’nun geliştirilmesi konusundaki anlaşmanın Ermenistan ile 99 yıla kadar sürebileceğini, Azerbaycan’ın Ermenistan’ın egemenliğine saygı göstererek Nahçıvan’a tam erişim sağlayacağını belirtti.

ABD’nin arabuluculuğuyla Azerbaycan ve Ermenistan arasında imzalanan bu anlaşma, Zengezur Koridoru’nu Türkiye’nin bölgesel lojistik ve ticaret stratejileri açısından önemli bir fırsat olarak öne çıkarmaktadır.

Uzmanlar, bu koridorun Türkiye’ye enerji, ulaşım ve dijital altyapı alanında yeni entegrasyon olanakları sunacağını ifade ediyor. Demiryolu hatları, petrol ve doğal gaz boru hatları ile fiber optik ağların bu güzergahta bulunması, Türkiye’yi bölgesel enerji ve iletişim merkezi haline getirebilir.

Ekonomi çevreleri, bu gelişmenin İstanbul ve Mersin limanları aracılığıyla Avrupa pazarına açılan Türk lojistik sektörüne rekabet avantajı sağlayacağını vurgulamaktadır. Ayrıca Türkiye’nin Orta Koridor kapsamındaki Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattıyla entegrasyonu göz önüne alındığında, Zengezur güzergahının yük taşımacılığında maliyet ve süreleri önemli ölçüde azaltması bekleniyor.

“Türkiye, bu süreçte küresel tedarik zincirlerinde merkezi aktöre dönüşme fırsatına sahip”

Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Başkanı Bilgehan Engin, Türkiye’nin lojistik ve dış ticarette yeni bir dönüm noktasında olduğunu ifade etti.

Engin, “Azerbaycan’ın batı bölgeleriyle Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ni Ermenistan üzerinden birbirine bağlayacak olan Zengezur Koridoru, yalnızca bir ulaşım projesi değil, bölgesel ticaret, lojistik hatlar ve jeopolitik dengelerin yeniden şekilleneceği stratejik bir adımdır. Bu süreçte Türkiye, doğu ile batı arasında bir lojistik köprü kurarak küresel tedarik zincirlerinde merkezi bir aktöre dönüşme fırsatı yakalayacaktır.” şeklinde konuştu.

Zengezur Koridoru’nun, Çin’den başlayarak Hazar Denizi üzerinden Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye’ye, oradan da Avrupa’ya giden Orta Koridor’un etkinliğini artıracak alternatif bir güzergah sunduğunu aktaran Engin, Gürcistan üzerindeki altyapı yetersizlikleri ve gümrük engelleri nedeniyle taşıma sürelerinin Zengezur hattı sayesinde büyük ölçüde kısalacağını detaylandırdı.

Engin, Zengezur Koridoru’nun Türkiye için taşıdığı öneme vurgu yaparak, “Bu yeni güzergah, Nahçıvan ve Azerbaycan üzerinden Orta Asya’ya doğrudan kara ve demiryolu bağlantısı sağlarken, taşıma sürelerini kısaltacak ve maliyetleri düşürecektir. Transit sürelerin kısalması ve lojistik maliyetlerde yaşanacak düşüşle birlikte Türk Cumhuriyetleri ile kesintisiz bir lojistik köprü kurulacak.” dedi.

UTİKAD olarak Zengezur Koridoru’nun Türkiye’ye yalnızca ticari değil, jeoekonomik açıdan da büyük katkılar sağlayacağına inandıklarını belirten Engin, bu koridorun Türkiye’nin Avrasya’daki stratejik konumunu güçlendireceğinin altını çizdi.

“Zengezur, Türkiye’nin lojistikte bu yüzyılın lider ülkelerinden biri olma hedefi için stratejik kapı”

Engin, proyekti ABD’nin yönetiminde işletmenin olası etkilerine de değinerek, “Bu durum, özellikle limanlar, demiryolları ve gümrük altyapılarında yapılacak modernizasyonlar sayesinde Türkiye’nin bölgesel lojistik üssü olma hedefinin hız kazanmasını sağlayabilecektir.” diye ekledi.

Ancak bu sürecin jeopolitik riskleri de beraberinde getirdiğini kaydeden Engin, “ABD’nin koridor üzerindeki etkisi, Çin’in ticaret güvenliğini tehdit edebilirken, Rusya’nın Güney Kafkasya’daki nüfuz alanını daraltabilir ve Türkiye’nin lojistik liderliğine yönelik politik baskılar oluşturabilir.” uyarısında bulundu.

Zengezur Koridoru’nun potansiyelinden yararlanabilmek için bazı stratejik adımlar atılması gerektiğine işaret eden Engin, “Bölgesel altyapı uyumunun sağlanması, gümrük sistemlerinde dijital entegrasyonun tamamlanması ve Marmaray’ın yük taşıma kapasitesinin artırılması gibi adımlar önemlidir. Bu adımlar, Türkiye’yi yalnızca bölgesel ticaretin değil, uluslararası tedarik zincirlerinin de vazgeçilmez bir aktörü haline getirecektir.” dedi.

Zengezur Koridoru’nun yalnızca yük taşımakla kalmayacağını, aynı zamanda kültürleri, ekonomileri ve stratejik ortaklıkları birbirine bağlayacağını vurgulayan Engin, “UTİKAD olarak bu vizyonun gerçekleştirilebilmesi adına kamu ve özel sektör işbirliklerini güçlendirmeye devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Zengezur Koridoru: Türkiye’nin Yeni Lojistik Kapısı
Yorum Yap
Bizi Takip Edin