Bakan Tekin, Kızılcahamam’daki bir otelde gerçekleştirilen “İngilizce Dersi Öğretim Programı Eğitici Eğitimi” organizasyonuna katıldı.
Tekin, burada yaptığı konuşmada, eğitim alanında uygulamaya koyulan projelerde öğretmenleri sürece dahil etme arayışında olduklarını ifade ederek, teknik ve hukuki düzenlemelerle birlikte eğitim programlarına öğretmenlerin daha fazla katılımını sağlamaya çalıştıklarını belirtti.
Milli Eğitim Bakanlığı tarihindeki en aktif öğretmen katılımının sağlandığını vurgulayan Tekin, yüzlerce öğretmen odasında etkinlikler gerçekleştirdiklerini ve gidilen illerde öğretmenlerle beraber süreçleri değerlendirdiklerini aktardı.
Tekin, “Bu değerlendirmeler sonucunda pek çok köklü problemin çözülmesi için çabalara girdik. Bazılarında başarı elde ettik, bazıları için ise zamana ve toplumun hazır olmasına ihtiyaç var. Bu süreci hep beraber özenle sürdürmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Bakan Tekin, eğitim politikalarına yönelik eleştirilere de değinerek, “Etrafımızda konuyu dar bir perspektiften değerlendirip eleştiri yapan birçok kişi var. Hiçbir düzenlemeden memnun olmayan bu kişilerin söylemlerine değer vermemek gerekiyor. Siyasi alanda da görüyoruz ki Parlamento’da olumlu gelişmeler yokmuş gibi bir izlenim var. Örneğin, 2024 yılındaki TIMSS sonuçlarında OECD içinde ilk 3’e girdiğimiz alanlar bulunuyor. Ancak ne yazık ki bu başarılar için teşekkür eden bir ses çıkmıyor” dedi.
“Bu mantığı değiştirmemiz şart”
Yabancı dil eğitimiyle ilgili kamuoyundaki eleştirileri de gündeme getiren Tekin, Türkiye’nin zorunlu eğitimde yabancı dillere OECD ortalamasının neredeyse iki katı kadar süre ayırdığını ifade etti. “Eğitimde zaman sorunumuz yok, öğretmenlerimizle ilgili sıkıntı yok. Materyal eksikliği de bulunmuyor” dedi.
Öğrencilere İngilizce öğretme yöntemlerinde sıkıntılar olduğunu belirten Tekin, “Burada sorun öğretmenlerde, materyallerde ya da zaman dilimlerinde değil. Çocuklara ne öğreteceğimizle alakalı problemi aşmamız gerekiyor. Yıllar boyunca yapılan sınavlar, çocuklara İngilizceyi öğretmekte başarılı olamadı. Bu yanlış algıyı değiştirmenin yollarını aramalıyız” şeklinde konuştu.
Daha önce yoğunlaştırılmış yabancı dil sınıfları kurduklarını hatırlatan Tekin, pilot uygulamanın ardından öğrencilerin yabancı dil öğreniminin doğru yaş grubunda ve sağlıklı bir şekilde yoğunlaştırılması gerektiğini vurguladı.
Ayrıca, “Çoklu Yabancı Dil Modeli” pilot uygulamasının 1021 okulda hayata geçirildiğini belirten Tekin, bu okullarda 5. sınıf öğrencilerine haftada 14 saat bir yabancı dilin yanı sıra ikinci bir yabancı dilin de öğretilerek uygulandığını ifade etti.
“Yabancı dil öğreniminin engellerini kaldıracağız”
Bakan Tekin, öğrencilerin gündelik yaşamda ana dil becerilerini yeterince geliştiremediklerini gözlemlediklerini vurgulayarak, “Ana dilde 300-500 kelime ile konuşan bir çocuktan 1500-2000 kelimeyle yabancı dilde konuşmasını beklemek gerçekçi değil. Bu nedenle 2023 yılı itibarıyla yeni bir uygulama başlatarak çocuklarımızın akademik yetkinliklerini artırmayı hedefledik” dedi.
Tekin, Türkçe ve Türk dili edebiyatı derslerindeki geçme notunu 70’e çıkararak, derslerin ölçme değerlendirme yöntemlerinin dört temel beceri üzerinden yapılmasını sağladıklarını belirtti. “Yabancı dil programlarının gerekli revizelerle güçlendirilmesi gerektiğini düşündük” dedi.
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ni hayata geçirerek yabancı dil öğrenmenin önündeki engelleri kaldıracak yeni düzenlemeleri gerçekleştirdiklerini sözlerine ekleyen Tekin, “Artık bu eksiklikleri gidermek için uygulama yapma aşamasındayız” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, Tekin, yeni eğitim öğretim yılına yönelik hazırlık genelgesinin bugün illere gönderileceğini de duyurdu.