Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, El Pais Gazetesi’nde yayımlanan ‘Sınırları Aşan Merhamet: Medeniyetler İttifakı ve İnsani Diplomasi’ başlıklı makalesiyle insani yardım konusundaki görüşlerini dile getirdi.
19 Ağustos Dünya İnsani Yardım Günü vesilesiyle kaleme aldığı bu makale, İspanyolca olarak önde gelen yayınlardan El Pais’te yayımlandı. Erdoğan, makalesinde barış, güvenlik ve refahın, halklar arasında karşılıklı güven ve saygıya dayalı bir işbirliği ile sağlanabileceğine dikkat çekti.
Türkiye ile İspanya’nın, Akdeniz’in iki ucundaki eski dostlar olarak aynı idealleri paylaştığını vurgulayan Erdoğan, ikili ilişkilerin yanı sıra ekonomi, ticaret, enerji ve savunma alanlarındaki işbirliğinin de Avrupa-Akdeniz istikrarı açısından büyük önem taşıdığını belirtti.
İspanya’nın NATO’daki güvenilir ortaklarından biri olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı, Adana’daki Patriot Hava Savunma Sistemi’nin bu ortaklığın güçlü bir örneği olduğunu söyledi. Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik süreci konusundaki desteklerinin ortak hedefleri pekiştirdiğine de değindi.
Erdoğan, Medeniyetler İttifakı’nın 20. yıl dönümünde farklılıkların zenginlik olarak görüldüğünü, bu anlayışın küresel krizlerin yaşandığı bir dönemde mazlum halklara umut sunduğunu belirtti. Ayrıca, savaşlar, açlık ve iklim değişikliği gibi insani krizlerin insanlığı zorlu bir imtihana soktuğunu dile getirdi.
Bugün 300 milyondan fazla insanın temel insani ihtiyaçlardan mahrum olduğunu ve bu durumun insanlığın vicdanını sarsan bir gerçek olduğunu ifade eden Erdoğan, Türkiye’nin insani yardımlarındaki geleneksel yaklaşımına vurgu yaptı. İspanya’nın da bu konuda kendileriyle benzer bir duruş sergilediğini aktardı.
Cumhurbaşkanı, Türkiye’nin ‘Asrın felaketi’ olarak tanımladığı 6 Şubat depremlerinin ardından İspanya’dan gelen yardımlara ve oradaki gönüllü çalışmalara teşekkür etti. İnsani yardım çalışmalarının, Türkiye’nin uluslararası alandaki cömertliğini ortaya koyduğunu belirtti.
Türkiye, insani krizlere kayıtsız kalmamaktadır
Erdoğan, Türkiye’nin Gazze, Suriye ve Lübnan gibi bölgelere insani yardımlarını uluslararası kuruluşlarla koordine ederek sürdürdüğünü açıkladı. Afrika’daki krize de duyarsız kalmadıklarını, Somali’ye 2011 yılında yapılan ziyaretle dikkat çekip, bu sürecin hemen ardından insani yardım seferberliğine başladıklarını vurguladı.
Sudan’daki insani duruma da değinen Erdoğan, Türkiye’nin bu ülkeye sağladığı gıda, ilaç ve sağlık hizmetlerini örnek gösterdi. Myanmar’dan kaçan Rohingya halkına yönelik insani yardımlarının ve Afganistan’a gerçekleştirilen yardım seferlerinin de önemine işaret etti.
Latin Amerika ve Karayipler’deki doğal afetlere karşı yapılan yardımların yanı sıra COVID-19 döneminde 160’tan fazla ülkeye verilen aşı ve ilaç destekleri, Türkiye’nin global dayanışmadaki rolünü pekiştirdi.
Gazze’ye yapılan yardımlar
Son günlerde İsrail’in Gazze’ye yönelik uyguladığı kuşatma ve insanlık dışı politikaların uluslararası hukuku ihlal ettiğini belirten Erdoğan, Türkiye’nin bugüne kadar Gazze’ye 101 bin tondan fazla insani yardım ulaştırdığını açıkladı. Ek olarak, Filistin halkının özgür, onurlu ve müreffeh bir geleceğe ulaşması için tüm imkanlarla sahada olunacağını duyurdu.
Dünyanın karşı karşıya kaldığı zorlukların insani yardım faaliyetlerini sekteye uğratmasına rağmen Türkiye’nin bu konuda kararlılıkla devam edeceğini vurgulayan Erdoğan, insani yardımın temelinde empati ve insanlık bilincinin yattığını yineledi. Türkiye ve İspanya’nın, Akdeniz’in değerlerine dayanan dostluğunun ve ortak ideallerinin insanlığı daha adil bir dünya için bir araya getirdiğini ifade etti.
