Yıldız, Suriye’deki gelişmeleri değerlendirmek amacıyla toplanan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) söz aldı.
Suriye’nin uluslararası gündemdeki önemine dikkat çeken Yıldız, yeni dönemde ülkenin egemenliğinin, toprak bütünlüğünün ve ulusal birliğinin sağlanması için sürekli çaba gösterilmesi gerektiğini vurguladı.
Bu hedefe ulaşmanın yegâne yolunun Suriye yönetiminin güçlendirilmesi olduğunu belirten Yıldız, “Ülkede istikrar ve güvenliği yeniden sağlama temel görevimizden vazgeçmemeliyiz. Suriye hükümeti, halkı ve toprakları için güvenliği artırmaya kararlıdır. Merkezi bir yönetim ve birleşik bir ulusal ordu bu hedefe ulaşılması açısından elzemdir.” dedi.
Türkiye’nin, eğitim ve danışmanlık gibi alanlarda Suriye’nin kapasitesini geliştirme çalışmalarına destek verme çabalarını hızlandırdığını söyleyen Yıldız, Suriye yönetiminin vatandaşlarına daha iyi hizmet sunabilmesi için uygulanan yaptırımların kaldırılmasını talep etti.
Yıldız, “Tüm toplumların, inançların ve kültürlerin eşit derecede saygı görüp korunduğu bir ‘Yeni Suriye’ vizyonunun gerekliliği konusunda hemfikiriz. Türkiye, bu kapsayıcı ve yapıcı vizyonu sürekli olarak savunmaktadır.” ifadelerini kullandı.
“SURİYE’NİN BİRLİĞİNİ TEHDİT EDEN EYLEMLERE MÜSAMAHA GÖSTERİLMEMELİDİR”
Diğer yandan, Süveyda’daki son olayların, İsrail’in bölgedeki yıkıcı politikalarının bir kez daha gözler önüne serdiğini belirten Yıldız, “Bölgesel güvenliğin, komşuların zayıflığı ve istikrarsızlığı üzerine değil, refah ve istikrar üzerine inşa edilmesi gerektiğini vurguluyoruz.” dedi.
Yıldız, Suriye’nin egemenliğini zayıflatan veya parçalanmasına neden olabilecek her türlü çabanın daha geniş bir bölgesel istikrarsızlık riski taşıdığı konusunda uyarıda bulunarak, “Bu nedenle, tüm aktörlerin eylemlerinin daha geniş çaplı sonuçlarını göz önünde bulundurmaları gerekmektedir. Suriye’nin birliği, istikrarı ve halkının refahına tehdit oluşturan istikrarsızlaştırıcı eylemlere müsamaha gösterilmemelidir.” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin, Suriye’ye yönelik istikrarsızlaştırıcı hareketleri engellemek için uluslararası ve bölgesel ortaklarla yakın işbirliği içinde bulunduğunu belirten Yıldız, barışçıl çözümler arayışı doğrultusunda çeşitli bölgesel toplantıları güçlü bir şekilde desteklediklerini aktardı.
“SÖZDE SDG’YE EK BASKI UYGULANMALIDIR”
Konuşmasında, Suriye hükümeti ile “SDG” adını kullanan PKK/YPG terör örgütü arasında imzalanan 10 Mart anlaşmasının uygulanmasının önemini vurgulayan Yıldız, sözde SDG’den gerilimi azaltmak veya güvenlik ve güven ortamına katkıda bulunacak somut adımlar henüz göremediklerini belirtti. Örgütün diğer ülkelerden gelen üyelerinin Suriye’den ayrılmadığını da ekleyen Yıldız, “Belirsizliği uzatmayı ve olası krizleri kendi çıkarları için kullanmayı hedefleyen sözde SDG’ye ek baskı uygulanmalıdır.” dedi.
Yıldız, SDG adını kullanan PKK/YPG’nin merkezi otoritelerin yetkisine karşıt ve ülkenin birliğini zedeleyici elemanları Suriye toplumsal dokusuna entegre etme girişimlerini sürdürdüğünü belirterek, bu yapının dağıtılıp silahsızlandırılması çağrısını yineledi.
