AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hasan Basri Yalçın, Başkent Haber’de güncel konularla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
“İsrail sınır tanımaz bir noktada”
Yalçın, İsrail’in Katar’daki Hamas müzakere heyetine yönelik saldırısıyla ilgili olarak şunları ifade etti:
“İsrail, bu saldırılarda sınır tanımıyor ve yayılma arzusu içerisinde. Başından beri Filistinlilerin nüfusunu yok etmeye çalıştı. Hamas’ın toplantı yaptığı bir zamanda Katar’a saldırmak, arabulucu olan bir ülkeye hakaret etmek gibidir. İsrail, 77 yıldır bu tavrı sergileyen bir ülke; normal bir aktör değil. Barış müzakeresi yapıyormuş gibi görünerek, durumu savaş haline dönüştürüyor. Etrafına saldırmak ve genişlemek için hareket ediyor. Bölgedeki ülkelerin dikkatli olması gerek. Arabuluculara saldırabilecek, egemenliklerini ihlal edebilecek bir aktör olarak karşımızda. İsrail, bu noktada sınır tanımıyor.”
“Batı başkentlerindeki siyasetçiler İsrail’i eleştirmekten bile çekinirler”
Yalçın, İsrail’in ABD’den korktuğu yönündeki iddiaların doğru olmadığını belirtti:
“Katar, ABD için önemli bir üs konumunda. CENTCOM merkezi buradadır. İsrail ve ABD’nin aynı hedefler doğrultusunda hareket ettiğini söyleyebilirim, ancak İsrail, ABD ile ilişkilerini yanıttan da çekinmeyen bir aktör. ABD, İsrail’in Katar’a yönelik saldırısını kınamakta tereddüt ediyor. Batı’daki birçok siyasetçi İsrail’e eleştiride bulunmaktan kaçınıyor, çünkü kendilerine sağlanan mali desteğin kaybolmasından korkuyorlar. Gazze’de olanları biliyorlar ve Netanyahu’nun katil olduğunu da kabul ediyorlar. Böyle bir durum, ülkemizde yaşansa “Bu soykırımı kimse eleştirmiyor mu?” diye sorarız. Bu, İsrail lobisinin diğer ülkeler üzerindeki etkisini gösteren kötü bir örnek. ABD’nin Katar ile daha yakın ilişkileri olduğu gerçeği, onların onaylamadığı anlamına gelmiyor. Aynı zamanda, ABD’de güçlü bir İsrail lobisi var ve bu lobinin etkisi sebebiyle seslerini çıkaramıyorlar.”
“Refah Sınır Kapısı’na dünyadan ilk giden siyasi heyetiz”
Yalçın, Cumhur İttifakı heyeti olarak Mısır ziyareti hakkında bilgi verdi:
“Refah Sınır Kapısı’na dünyadan ilk giden siyasi heyetiz ve buraya giderek Gazze için bir öncülük rolü üstlendik. Dünyaya, aslında İsrail’den korkmamaları gerektiğini anlatmaya çalışıyoruz. İnsanların açlık yüzünden yaşamlarını yitirme noktasına geldiğini ve sivil vatandaşların hayatını kaybettiğini dile getiriyoruz. Bu ziyaretlerimizi sürdürmek istiyoruz. Birçok ülke, İsrail ile ilişkilerini bozma korkusuyla bu meselelerin üstünü kapatmaya çalışıyor. Gazze’deki 60 bin sivilin katlini görmeyen bir İngiltere’nin varlığı, bilinçli bir suçun göz ardı edilmesi anlamına geliyor. Türkiye, Hamas’ı terör örgütü olarak görmeyen ilk ülke oldu ve İsrail ile ilişkilerini kesen ilk aktördür.”
Bizim açtığımız yol, diğer siyasilerin seslerini yükseltmesi için bir ilham kaynağı olabilir. Refah Sınır Kapısı’na gideceğimiz tarihte 150-200 tır girdi; bu daha önceki sayılardan çok daha iyi bir performans. Normalde Gazze’ye girmesi gereken tır sayısı 600’dür. Ortadoğu’nun 77 yıllık sorununu bir günde çözmek mümkün değil, ancak insanlara bu tür yardımların yapılabileceğini göstermek önemlidir. Cumhurbaşkanımızın verdiği cesur talimat ile 30 milletvekiliyle birlikte bu adımı attık ve aldığımız sonuçlar oldukça değerli. Tüm dünya, İsrail’den korkunun sarıldığı bir durumdayız. Bu tür eylemlerin artırılması elzem; uluslararası kamuoyunun, İsrail’in suçlarını görmesi ve yargılanmasını istemesi gerekiyor. Gazze’nin gündemde tutulmasında kararlıyız. Unutursak, İsrail orada bildiğini okumaya devam eder.”
“Bölge ülkeleri İsrail’e karşı birlik olmalı”
Yalçın, bölgedeki ülkelerin İsrail’e karşı birleşmesi gerektiğini vurguladı:
“Mısır Parlamento’suyla gerçekleştirdiğimiz iki görüşme önemliydi. Mısır’ın durumu, İsrail ile sınır paylaşan ve acı deneyimler yaşamış bir ülke olarak anlaşılmalıdır. Refah Sınır Kapısı’nın açılmasına Mısır izin verse bile, İsrail buna müsaade etmiyor. Gazze meselesi yalnızca Mısır’ın ya da Arapların sorunu değil, bu küresel bir mesele. Arabuluculuk yapan Katar’a bile saldırabilen bir aktör var karşımızda; dolayısıyla İsrail’in tehlikesi tüm dünya için geçerli. Bölge ülkeleri, bu aktöre karşı birlik olmalıdır. İsrail, etrafına saldırganlık yayarak rahatlıyor. Bazı ülkeler, İsrail tehdidini ciddiye almadı ancak durumun ciddi olduğunu unutmamak gerekir.”
