🎧 Radyo Daldal Hemen Dinle 🎶
  1. Haberler
  2. Dünya
  3. Sumud Filosu: Gazze Ablukasına Karşı Yeni Başarı

Sumud Filosu: Gazze Ablukasına Karşı Yeni Başarı

featured

İsrail donanması, Gazze’ye doğru ilerleyen Küresel Sumud Filosu’na operasyon düzenledi. 20’den fazla İsrail savaş gemisi, filoyu kuşatırken, sivil teknelere yönelik baskınlar gerçekleştirildi. Gazeteci Serkan Demirtaş, ntv.com.tr için bu önemli olayın arka planını kaleme aldı.

Küresel Sumud Filosu, Ağustos sonunda başlattığı ve İsrail’in Gazze’ye uyguladığı deniz ablukasını kırarak insani yardım sağlamayı amaçlayan girişimini, 1 Ekim gecesi başlayan ve 2 Ekim geç saatlere kadar devam eden İsrail askeri operasyonuna rağmen sürdürmeyi hedefledi.

KAYBEDEN İSRAİL OLDU

Bu süreçte herkesin hemfikir olduğu en önemli nokta, 43 küçük tekneden oluşan ve 57 ülkeden yaklaşık 500 aktivisti bünyesinde barındıran Sumud Filosu’nun kazananı, İsrail’in ise kaybedeni olduğu hususudur.

Sumud Filosu, farklı organizasyonların bir araya gelmesiyle oluşturulmuş ve tarihin en büyük sivil aktivizm örneklerinden biri olarak kabul ediliyor. İsrail’in iki yıldır sürdürdüğü askeri operasyonlar sonucunda 60.000’den fazla sivilin hayatını kaybetmesi, bu filonun gündeme getirdiği önemli bir konu oldu. Böylece yeni bir siyasi aktivizm modeli dünya kamuoyuna tanıtılmış oldu.

Hızlı ve daha manevra kabiliyeti yüksek tekneleriyle denize açılan Sumud Filosu, sosyal medya üzerinden tüm süreci kamuoyuyla paylaşarak birçok insana ilham verdi. İtalya’dan yola çıkacak yeni bir filonun da önümüzdeki günlerde yola çıkacağına dair haberler basında yer buldu.

GAZZE’YE ABLUKA ULUSLARARASI HUKUKA AYKIRI

İsrail, Gazze’ye uyguladığı deniz ablukasını tam 17 yıldır sürdürmektedir. Daha önce de Mavi Marmara gibi birçok sivil girişim, bu ablukayı protesto etmek ve insani yardım götürmek amacıyla yola çıkmış ancak İsrail ordusu tarafından engellenmiştir.

Sumud Filosu, bu girişimiyle Gazze ablukasının uluslararası hukuka aykırı olduğunu gündeme taşıyarak, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin tavsiye kararına atıfta bulunarak dikkati çekmiştir. Filonun çabası, İsrail’in Gazze’yi işgal planının bir parçası olduğuna dair küresel kamuoyundaki farkındalığı artırmayı da hedeflemiştir.

İsrail’in, 1994 tarihli San Remo Manuelini çiğnediği de bu olayla ortaya çıkmıştır. Bu yönergelere göre insani yardım taşıyan deniz araçları engellenemez.

Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu birçok ülkenin Sumud Filosu’na düzenlenen operasyonu yargıya taşıması bekleniyor. Bu durum, İsrail’in uluslararası hukuku hiçe sayan tutumunun gündemde tutulmasına ve sorumluların yargı önünde hesap vermesine yol açabilecektir.

İKNA OLMAYANLARI DA İKNA ETTİ

Sumud Filosu, İsrail’in artan izolasyonunun somut diplomatik sonuçlar doğurduğu bir dönemde önemli bir rol oynadı. Öte yandan, Gazze’ye yönelik katliam politikası hakkında ikna olmamış kesimlere ulaşarak etkili oldu. Girişim, insanlık suçlarına dikkat çekmek ve sivillere uygulanan baskıları protesto etmek amacıyla denize açıldığını belirtmiştir.

İsrail’in aktivistleri korkutma çabaları ve uyguladığı drone saldırıları da geri tepti; bu durum, İsrail’in aleyhine bir başka olumsuz unsur olarak kaydedildi.

İSRAİL DÜNYA KAMUOYUNU TAMAMEN YİTİRDİ

İsrail’in askeri harekâtının hemen ardından dünya genelinde protestolar yayılmaya başladı. Avrupa’dan Güney Amerika’ya kadar farklı inanç gruplarından pek çok kişi, bu harekâtı kınamak için sokaklara döküldü. Sumud Filosu’na destek veren ülkeler arasında İspanya, İngiltere, Almanya ve İtalya öne çıktı.

Kolombiya, İsrail’deki diplomatların ülkeyi terk etmesini talep ederken, Arjantin halkı da sokaklara çıkarak Sumud Filosu’na desteklerini gösterdi. Arjantin Cumhurbaşkanı Javier Milei, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’ya yönelik bir ziyaret talebini, kamuoyundaki tepkileri gerekçe göstererek olumsuz yanıtlamıştı.

Bu durum, Netanyahu ve hükümetinin karşılaştığı derinleşen izolasyonu gözler önüne serdi. Ayrıca dünya kamuoyunun, hükümetlerinin İsrail ile ilişkilerinde daha fazla baskı kurma yönünde harekete geçmesi, uluslararası kurumlar ve etkinliklerden çıkarılma taleplerinin güçlenmesini de beraberinde getirebilir.

İSRAİL SOSYAL MEDYADA DA KAYBETTİ

Son dönemlerde sosyal medya, İsrail’in kaybettiği alanların başında geliyor. Başbakan Netanyahu’nun, Gazze’deki olayların sosyal medya üzerinden yayılarak uluslararası kamuoyuna taşınmasından rahatsız olduğu, Amerikan basınında yer bulan haberler arasında bulunuyor. ABD’deki desteklerini sürdürmek amacıyla sosyal medyayı “en önemli silah” olarak tanımlayan Netanyahu, toplumda meydana gelen değişimler sonucu bu açıklamayı yapmak durumunda kaldı.

New York Times’ın Siena Üniversitesi ile gerçekleştirdiği bir anket, Amerikan toplumunun Filistinlilerin tarafını tutma oranının, 1998’den beri görülen ilk durum olduğunu ortaya koydu. Ankete katılanların yüzde 35’i Filistin’i desteklerken, yüzde 34’ü İsrail’i, yüzde 31’i ise kararsız olduğunu belirtmiştir.

Bu anket aynı zamanda genç Amerikalıların, İsrail’e daha fazla askeri yardıma karşı çıktığını da gözler önüne seriyor. Özellikle 7 Ekim 2023 olaylarının ardından bu destek oranlarında önemli bir değişim gözlemleniyor. Gazete, sosyal medyadaki bu gelişmelerin büyük bir rol oynadığına dikkat çekiyor.

İnsani amaçlar güden Sumud Filosu’na uluslararası sularda yapılan askeri operasyonların canlı yayınlanması, sosyal medyada yüz milyonlarca görüntülemenin gerçekleşmesine neden oldu. Bu durum, İsrail’in sosyal medya alanında da büyük bir yenilgi yaşadığını gösteriyor.

Sumud Filosu: Gazze Ablukasına Karşı Yeni Başarı
Yorum Yap
Bizi Takip Edin