Gazze’de ateşkes umudu sürerken, bölge halkı açlıkla mücadele ediyor. İsrail, açlık tacizini Filistinlileri aşağılamak, zayıflatmak ve öldürmek için bir araç olarak kullanıyor. Tarım arazilerinin yok edilmesi, barış sağlansa bile halkın uzun bir süre toparlanamayacağı anlamına geliyor.
2023 yılı ekim ayında Gazze’ye başlatılan askeri operasyonlarda “açlık” temel bir strateji olarak ön plana çıktı.
Birleşmiş Milletler destekli bir girişimin Ağustos ayında açıkladığı rapora göre, İsrail’in iki yıldır sürdürdüğü bu savaş, Gazze’nin bazı bölgelerini “insan yapımı” bir kıtlığa sürükledi. Bu durum, Filistinlilerin amansız bombardıman, kitlesel yerinden edilme ve hastalıklar karşısında hayatta kalma mücadelesini daha da zorlaştırdı.
CNN’in ayrıntılı analizinde, bu bağlamda İsrail’in açlık makinasını nasıl işlediği ele alındı.
Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki saldırılarının ardından, BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Evre Sınıflandırması (IPC) raporu, İsrail’in Gazze’ye yönelik askeri müdahalesine artan uluslararası tepkileri gözler önüne serdi. Bu rapor, bazı ülkelerin Filistin devletini tanıma sürecinde de referans alındı.
IPC, 2025 yılı Eylül ayı itibarıyla Gazze nüfusunun yaklaşık üçte birinin kıtlıkla yüzleşeceğini öngördü. Rapor ayrıca, Gazze Şeridi’nin en büyük vilayetinde, yarım milyondan fazla insanın “açlık, yoksulluk ve ölüm” döngüsüne mahkum olacağını da belirtti.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze Şehri’ni hedef aldıklarını belirtti, fakat insan hakları savunucuları, buna bağlı olarak açlık çeken Filistinlilere yardım ulaştırmanın güçleştiğini vurguladı. BM’nin gıda hakkı özel raportörü Michael Fakhri, İsrail’i uluslararası hukuku ihlal etmekle ve açlığı “bir silah” olarak kullanmakla itham etti.
“İSRAİL AÇLIĞI SİLAH GİBİ KULLANDI”
Fakhri, CNN’e verdiği bir röportajda, “İsrail, Gazze’deki Filistinlilere karşı yiyecek ve yardımı bir silah olarak kullanıyor,” ifadelerini kullandı. İsrail, IPC’nin işletmelerinde yayımladığı bulguları reddederek, Gazze’ye yapılan yardımları denetleyen kurumun raporunu “yanlış” olarak nitelerken, Netanyahu, BM destekli raporda “İsrail’in açlık politikası yok.” dedi. Ancak yardım kuruluşları, İsrail’in Gazze Şehri çevresindeki savaşı yoğunlaştırmasının Filistinlilerin durumunu daha da kötüleştirdiğini belirtiyor.
IPC’nin tahminlerine göre, kıtlık 2025 Eylül ayında Gazze’nin Deyr el-Belah ve Han Yunus gibi bölgelerine yayılabilir ve yaklaşık 641 bin kişiyi etkileyebilir.
132 BİN ÇOCUĞUN ÖLME İHTİMALİ VAR
IPC’nin raporunda, Haziran 2026’ya kadar beş yaş altındaki 132 bin çocuğun akut yetersiz beslenmeden muzdarip olacağı, bunlar arasında ölüm riski en yüksek olan 41 binden fazlasının ciddi durumlarla karşılaşacağı öngörülüyor. Gıda güvensizliğinin ciddiyetini ölçmekte kullanılan IPC’ye göre, kıtlık ancak belirli eşiklerin karşılandığında ilan edilebilir. Bu eşikler, hanelerin en az yüzde 20’sinin aşırı gıda sıkıntısı çekmesi, akut yetersiz beslenen çocuk oranının belirli bir seviyeye ulaşması ve her gün en az iki kişinin açlık veya yetersiz beslenme nedeniyle ölmesidir.
OSS İle Gazze’deki kıtlık durumunu değerlendiren araştırmacılar, çocuklardaki yetersiz beslenmeyi üç yöntemle analiz ediyor; çocuğun boyu ve kilosu ile orta üst kol çevresi. IPC, bu verilere dayanarak kıtlık koşullarını değerlendirmede kullanılan standartları belirli bir seviyede tutmakta.
Gazze Sağlık Bakanlığı, 1 Ekim’de, 700 gün süren çatışmalar sonucunda 151’i çocuk olmak üzere toplam 455 Filistinlinin yetersiz beslenme veya açlıktan yaşamını yitirdiğini açıkladı. 15 Ağustos’taki kıtlık doğrulamasından sonra toplam 177 kişinin bu nedenlerle hayatını kaybettiği belirtildi.
“İSRAİL’İN ETNİK TEMİZLİK UYGULADIĞI İDDİA EDİLDİ”
ABD’li Demokrat Senatörler Chris Van Hollen ve Jeff Merkley, bölgeyi ziyaret ettikten sonra Netanyahu hükümetinin “Gazze’yi Filistinlilerden etnik temizlikle” boşaltma planı yaptığını iddia etti. İsrail ise bu etkilere karşılık iddiaları reddetti. 11 Eylül’de yayımlanan raporda, “Bulduğumuz sonuçlar, Netanyahu hükümetinin Gazze’deki savaşının hedefinin Hamas’ın ötesine geçtiği ve Filistinlilere karşı toplu cezalar uygulandığını gösteriyor,” denildi. “Bu yüzden insani yardımların ulaştırılması kısıtlanıyor.”
İsrailli yetkililer, BM’yi Gazze sınırındaki araçların “toplanmadığı” noktasında suçlayarak, BM’yi görevini yerine getirmemekle itham etti. Ancak BM Filistinli Mülteciler Ajansı’nın Gazze’deki işleri yöneten Sam Rose, İsrail’in, bölgedeki gıda akışını “kaloride” kadar kontrol ettiğini belirtti. Rose, “Sistem sorunsuz çalışmak üzere tasarlanmamış,” dedi.
GÜNLÜK BİN 400 KALORİYE MAHKUM OLDULAR
BM’nin Haziran ayındaki raporuna göre, Filistinlilerin günde sadece bin 400 kalori tükettiği belirtiliyor; bu da bir insanın hayatta kalması için gereken kalorinin sadece %67’sine denk geliyor. Normalde bir bireyin günde 2 bin 300 kalori tüketmesi gerekiyor. ABD ve İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF), bölgede beş dağıtım merkezi işletmeyi planlıyor. Ancak yardım kuruluşları, bu merkezlerin erişim sorununun yanı sıra, birçok Filistinli için hayati tehlike oluşturduğunu ifade ediyor.
BM ise, 10 Eylül’de, askeri ikmal noktalarının yakınında en az bin 172 kişinin öldüğünü ve konvoy güzergahlarında yaklaşık bin kişinin daha hayatını kaybettiğini duyurdu. Ağustos ayında, BM uzmanları GHF’nin işlettiği noktaların kapatılması gerektiğini belirtti ve İsrail’i yardım arayan insanlara “ayrım gözetmeksizin ateş açmakla” suçladı. GHF, Gazze’de gıda dağıtımı yapabilen tek kuruluş olduklarını öne sürse de, bu merkezlerin son derece erişime kapalı olduğu ifade ediliyor.
BM, İsrail’in iki yıldır süren askeri operasyonları sonucunda Gazze’de ekilebilir arazilerin yalnızca %1.5’inin hayatta kaldığını ve bu durumun Filistinlilerin tarım yapmasını büyük ölçüde engellediğini belirtiyor. Bu tahribatın yanı sıra, avlanma yasakları ve yoğun saldırılar, yerinden edilmiş yüz binlerce Filistinlinin gıda kaynaklarına erişimini kısıtlamış durumda. BM özel raporörü Fakhri, “İsrail’in açlık taktikleri Gazze’nin kuzeyinde yoğunlaşmaktadır,” vurgusunu yaparak, “Bu, insanları Gazze’nin kuzeyinden güneye doğru yönlendirme niyetlerini destekliyor,” dedi.