Piyasalarda önümüzdeki hafta yatırımcıların dikkatini, ABD’de federal hükümetin yeniden açılması konusundaki belirsizliklerin giderilip giderilmeyeceği ve Fed toplantı tutanakları çekebilecek.
ABD’de Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasındaki bütçe uzlaşmazlığı sebebiyle federal hükümetin kapanması, geçtiğimiz hafta veri akışını olumsuz etkiledi. Bu süreçte Çalışma İstatistikleri Bürosu (BLS) haftalık işsizlik maaşı başvuruları ile tarım dışı istihdam gibi kritik verileri yayımlayamadı.
Kamu kurumlarının verileri yayımlayamaması, Fed’in veri odaklı para politikası sürecinde belirsizliği artırdı.
Yine de analistler, para piyasasında bu ay ve Aralık toplantılarında faiz indirimleri beklentilerinin güçlü bir şekilde devam ettiğini, 2026 yılında ise en az iki ek indirimin öngörüldüğünü ifade etti.
ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, hükümetin kapanmasının ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekti. Uluslararası Para Fonu (IMF) Sözcüsü Julie Kozack ise etkinin sürecin akışına bağlı olduğunu belirterek, “Federal hükümetin tam finansmanını sağlayacak bir uzlaşmaya varılmasını umuyoruz.” dedi.
Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, kapanmanın ekonomik etkilerinin artmakta olduğunu vurguladı; BLS ve Ekonomik Analiz Bürosu (BEA) verilerinin askıya alınması nedeniyle politika yapıcıların ve piyasa aktörlerinin belirsizlik içinde hareket ettiğini belirtti.
Öte yandan, haftanın son gününde Demokratlar ve Cumhuriyetçiler tarafından sunulan geçici bütçe tasarıları yeterli oyu alamadı.
Tüm bu gelişmeler ışığında, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi haftayı yüzde 4,12 seviyesinde tamamladı, dolaylı olarak dolara karşı olan endeks ise yüzde 0,4’lük bir düşüşle 97,7 seviyesine geriledi.
Altında Yükseliş Yedinci Haftaya Taşındı
Değerli metaller, ABD’de federal hükümetin kapanması sebebiyle oluşan güvenli liman talebi ve Fed’in faiz indirim beklentileri doğrultusunda, paladyum hariç tüm değer kazançlarını sürdürdü.
Analistler, değer kaybeden dolar endeksinin ve artan jeopolitik risklerin değerli metallere destek verdiğini vurguladı.
Altının ons fiyatı, 3,887 dolardan kapanarak üst üste yedinci haftasında da yükselişini devam ettirirken, hafta içinde 3,896.93 dolara kadar çıkarak rekor kırdı.
Gümüşün ons fiyatı ise altındaki güçlü seyir paralelinde 48,37 dolara yükselerek Nisan 2011’den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı; gümüş haftayı 47,99 dolardan kapattı.
Bu çerçevede, değerli metallerde ons bazında fiyatlar; gümüşte yüzde 4,2, platinde yüzde 2,3, altında ise yüzde 3,4 değer kazanırken, paladyumda yüzde 0,8 değer kaybetti.
Baz metallerde ise, ABD hükümetinin kapanması ve büyüme endişelerine rağmen Fed’in faiz indirim beklentileri ve düşen dolar endeksi sayesinde haftayı olumlu bir seyirde tamamladı.
Bakır fiyatlarında, Endonezya’daki dünyanın en büyük ikinci bakır madeni Grasberg’de meydana gelen kaza sonrası global arz sıkışıklığı yatırımcıların odağında yer aldı.
Analistler, kazanın yıllık bazda yaklaşık 500 bin ton üretim kaybına yol açabileceğini ve bu durumun bakırda uzun vadeli arz açığı riski oluşturabileceğini belirtti.
Bu gelişmeler doğrultusunda, baz metallerde tezgah üstü piyasada bu hafta fiyatlar; librede bakırda yüzde 6,8, çinkoda yüzde 4,7, alüminyumda yüzde 2,2, nikelde yüzde 1,9, kurşunda ise yüzde 0,6 yükseldi.
Petrol Dört Ayın En Düşük Seviyesinde
Petrolde, tamamlanan haftada ABD ham petrol stoklarındaki artış, OPEC ve OPEC+’ın gelecek ay üretimi artırabileceği yönündeki haber akışı ile ABD’deki hükümetin kapanmasının etkisiyle fiyatlar düşerek son dört ayın en düşük seviyesi olan 64,11 doları gördü.
OPEC+ üyesi ülkelerin kasım ayı için üretim miktarını belirlemek üzere toplanma beklentileri fiyatları baskılarken, Suudi Arabistan’ın pazar payını artırma hedefi kapsamında günlük 500 bin varile kadar ek artış olabileceğine dair haberler de fiyatlamalara yansıdı.
Aynı zamanda, ABD Enerji Enformasyon İdaresi’nin (EIA) çarşamba günü yayımladığı verilere göre, ülkenin ticari ham petrol stokları 1,8 milyon varil artarak üç haftalık düşüş serisini sonlandırdı.
Beklentilerin üzerinde gerçekleşen bu artış, zayıflayan rafineri faaliyetleri ve talepteki yavaşlamayı işaret etti. Benzin stokları 300 bin varil, distilat stokları ise 600 bin varil yükseldi.
ABD’de Kongre’nin bütçe tasarısını onaylayamaması nedeniyle hükümetin kapanması da piyasalar üzerinde bir baskı unsuru oluşturdu.
Tüm bu gelişmeler ışığında, Brent petrolün varil fiyatı yüzde 6,4 düşerken, New York Ticaret Borsası’nda işlem gören doğal gazın İngiliz termal birimi (MMBtu) cinsinden fiyatı yüzde 17,3 artış gösterdi.
Tarım Emtiaları Karışık Seyretti
Tarım emtialarında, ABD Tarım Bakanlığı’nın (USDA) yayımladığı rapor ve küresel arz koşulları fiyatlamalar üzerinde etkili oldu.
USDA’nın yüksek üretim ve stok tahminleri, küresel arz baskılarını artırarak fiyat dalgalanmalarına yol açtı.
ABD’de etanol üretiminin beklentilerin altında kalması ve mısır stoklarının tahminlerin üzerinde açıklanması, mısır fiyatlarında satış baskısı oluşturdu ancak ihracat talebindeki artışla pozitif bir kapanış yaptı.
Pirinç fiyatlarında ise Hindistan’daki güçlü muson yağışları üretim beklentilerini artırarak küresel arz endişelerini azalttı.
Bu gelişmeler ışığında, bu hafta Chicago Ticaret Borsası’nda kile başına fiyatlar; pirinçte yüzde 1,2, buğdayda yüzde 1 düşerken, soya fasulyesinde yüzde 0,3 ve mısırda yüzde 0,6 artış görüldü.
ABD’de faaliyet gösteren emtia borsası Intercontinental Exchange’te ise libre bazında fiyatlar; pamukta yüzde 1,7 azalış, kahvede yüzde 2,7, şekerde yüzde 0,7 artış yaşadı. Kakaonun ton başına fiyatı ise haftayı yüzde 10,6 düşüşle kapattı.
