Gazze’de gerçekleştirilen ateşkesin ardından, Rusya-Ukrayna savaşında artan gerilim dikkat çekiyor. ABD Savaş Bakanı Pete Hegseth, barış sağlanmaması durumunda Rusya’nın sonuçlarına katlanacağına ilişkin açıklamaları, Washington’un Moskova’ya karşı daha sert bir tutum takınacağı şeklinde yorumlanıyor. Gazeteci Serkan Demirtaş, ntv.com.tr için kaleme aldı…
Gazze’de iki yıl süren çatışmayı sona erdiren anlaşmanın ve Mısır’da düzenlenen liderler zirvesinin yankıları devam ediyor. Ateşkesle birlikte Gazze’deki Filistinlilerin bir nebze olsun rahat nefes almaları, olumlu bir gelişme olarak öne çıkıyor. Ancak, barış anlaşmasının ikinci aşamasıyla ilgili belirsizlikler ve zorluklar hâlâ kaygı veriyor.
Buna rağmen, ABD Başkanı Donald Trump’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mısır Devlet Başkanı Abdel Fettah al-Sisi ve Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani ile birlikte imzaladığı niyet bildirisi, umutları tazeliyor. Bu ilerlemenin yanı sıra, 2022’nin Şubat ayından itibaren devam eden Rusya-Ukrayna savaşında da benzer bir umut taşınıyor.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, 13 Eylül’de Mısır’ın Şarm el-Şeyh kentinde düzenlenen barış zirvesine dair sosyal medya paylaşımında, “Dünyanın bir köşesinde barış sağlandığında, başka bölgelerde de barış için umutlar yeşeriyor,” ifadelerini kullandı. Bu mesaj, barış arayışlarının aktif olduğunu gösteriyor.
ABD Başkanı Trump’ın, İsrail Parlamentosu’ndaki konuşmasında, sıranın Ukrayna-Rusya savaşına geleceğini vurgulaması da önemli bir gelişme olarak kaydedildi. Ardından Trump’ın Zelenski ile 17 Ekim’de Beyaz Saray’da bir araya geleceği haberi dikkatleri yeniden bu konuya çekti.
Ancak, Rusya-Ukrayna savaşındaki artan askeri hareketlilik ve gerginlikler, umudun gerçeğe dönüşmesini zorlaştıran faktörler arasında yer alıyor. NATO-Rusya ilişkilerindeki gerilim, tarafların silahlanma sürecini hızlandırdığı için bu durumu daha da karmaşık hale getiriyor.
TRUMP’IN PUTİN’DEN KAYNAKLI HAYAL KIRIKLIĞI SÜRÜYOR
Trump’nın bir diğer kaygısı, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ateşkes çağrısına yanıt vermemesi ile ilgili hayal kırıklığı. 15 Ağustos’ta Alaska’da bir zirve gerçekleştiren Trump, savaşın sona ermesi için destek istemesi gerektiğini belirtmişti. Ancak Putin, ateşkes için uygun koşulların bulunmadığını ifade ederken, 3 Eylül’de Çin ve Kuzey Kore liderleriyle görüşerek savaşın devamını sağlayacak destekler bulması dikkatleri çekti. Trump, Putin’in bu tavrını eleştirerek barış gündemini Gazze’ye kaydırdı.
ABD basınına yansıyan haberlere göre, Trump’ın Rusya-Ukrayna arasında yeni bir barış girişimi başlatma konusundaki isteksizliği dikkat çekiyor. Ayrıca, Trump-Zelenski görüşmesinin asıl amacının, Ukrayna’nın uzun süredir talep ettiği Tomahawk füzelerinin temini ve bunların Rusya’ya karşı kullanılması izni olduğu belirtiliyor.
TOMAHAWK FÜZELERİNİN VERİLMESİ ABD-RUSYA ARASINDA GERİLİM YARATABİLİR
1.500 kilometreyi aşan menzil ve yüksek isabet hassasiyetine sahip Tomahawk füzeleri, savaşın seyrini Ukrayna lehine değiştirebilecek potansiyel bir silah sistemi olarak değerlendiriliyor. Ukrayna’nın bu füzeleri kullanarak Rusya’nın önemli askeri tesis ve altyapılarına ciddi darbe vurma kapasitesine sahip olacağı iddiaları, Moskova’nın kaygılarını arttırmakta.
Trump’ın, Tomahawk füzelerini Ukrayna’ya verme niyeti, Rusya’da endişeleri tırmandıran bir unsur haline geldi. Kremlin, bu durumun ABD-Rusya ilişkilerinde yeni bir gerginlik yaratacağını ifade etmiştir. Trump ise savaşın durmaması halinde bu silahları Ukrayna’ya vereceğini belirtmişti.
Amerikan Başkanı’nın, Rusya’ya daha fazla baskı uygulamak adına Tomahawk füzeleri gibi stratejik askeri teçhizatları Ukrayna’ya verme kararı alabileceği düşünülüyor. Bunun Zelenski ile yapılacak toplantıda duyurulması bekleniyor. ABD Savaş Bakanı Pete Hegseth de NATO savunma bakanları toplantısında, savaşın kısa sürede sona ermemesi durumunda daha sert tedbirlerin alınacağını belirtmiştir.
NATO-RUSYA GERİLİMİ DE SÜRÜYOR
Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesi konusunda iyimserliği sınırlayan bir diğer faktör ise bölgedeki gerginliğin NATO-Rusya gerilimine dönüşmüş olması. NATO’nun Doğu Avrupa ve Baltık ülkelerindeki üyeleri, Eylül ayının başından beri Rusya’nın savaş uçakları ve insansız hava araçlarıyla hava sahalarını ihlal ettiğini kaydediyor ve bu durumun kasıtlı bir eylem olduğunu düşünüyorlar.
Eylül ayında Polonya ve Estonya’nın başvurusu üzerine NATO, Rusya’nın ihlallerini incelemek üzere “Doğu Nöbetçisi” adında yeni bir misyon oluşturmuş ve olası ihlallere karşı önlem alacağı mesajını vermiştir. Ayrıca, Avrupa Komisyonu, 2027 yılında tamamen aktif olacak “Avrupa Drone Savunma Girişimi” ile Avrupa ülkelerinin hava sahasını korumak için çalışmalarını başlatmıştır.
NATO ve AB arasında bu denli somut bir gerilim yaşanması, üç yılı aşkın bir süredir devam eden savaşın sona ermekten ziyade genişlemesi kaygılarını artırmıştır. Kremlin, mevcut gerginliğin sebebinin “Kiev yönetiminin Avrupalılar tarafından savaşı sürdürmesi için kışkırtılması” olduğunu iddia etmektedir.