BTK ve İhale Komisyonu Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, açılışta yaptığı konuşmada tarihi bir dönüm noktasına vurgu yaptı.
Türkiye’nin bu ihale ile 5G teknolojisine adım attığını belirten Karagözoğlu, bu durumun sadece bir teknolojik geçiş değil, aynı zamanda ülke için stratejik bir gelişim olduğunu ifade etti.
5G ile yeni bir dönemin başlayacağını dile getiren Karagözoğlu, “Elektronik haberleşme sektörü, makineler arası iletişim, yapay zeka, artırılmış gerçeklik ve otonom sistemler gibi alanların temel altyapısı haline gelecek. 5G sayesinde M2M yani makineler arası haberleşme ve IoT yani nesnelerin interneti uygulamaları, kullanıcılarına yüksek kaliteli ve kesintisiz bir dijital deneyim sunacak. 5G’nin etkileri sadece iletişimle sınırlı kalmayacak.” dedi.
Karagözoğlu, 5G ile ilgili en önemli kriterin yerli ve milli girişimler olduğunu belirterek, 2008 yılındaki 3G ihalelerinde operatörlerin yatırımlarının bir kısmını Türkiye’de AR-GE merkezi olan firmalardan yapma koşulunu hatırlattı.
2015 yılındaki 4,5G ihalelerinde bu yaklaşımın kuvvetlendirildiğini ifade eden Karagözoğlu, yatırımların yüzde 45’inin yerli malı belgeli ürünlerden sağlanmasının şart koşulduğunu belirtti. Yerli üreticileri desteklemek ve kalıcı bir yerli ekosistem oluşturmak amacıyla yoğun bir çalışma sürecine girdiklerini dile getirdi.
Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi (HTK) üyesi 14 firma ve 3 mobil işletmeciyle “Uçtan Uca Yerli ve Milli 5G Haberleşme Şebekesi Projesi” (UUYM5G) üzerinde çalışıldığını belirten Karagözoğlu, “Bu projeyi, 5G’nin donanım ve yazılım ihtiyaçlarına yerli imkanlarla yanıt verebilmek için geliştirdik. Bakanlığımız, BTK ve TÜBİTAK’ın desteğiyle yürütülen bu proje kapsamında, kritik öneme sahip 5G çekirdek şebekesi, baz istasyonları ve 5G’ye özel yönetim, servis ve operasyon yazılımlarının ilk prototipleri tamamen yerli imkanlarla tasarlandı.” şeklinde konuştu.
HTK üyesi firmaların ihracat kapasitelerini artırmak amacıyla Ticaret Bakanlığı’nın HİSER programını devreye aldığını paylaşan Karagözoğlu, eğitim, danışmanlık, uluslararası bağlantılar ve alım gibi faaliyetlerin yüzde 70’inin Bakanlık tarafından desteklenmeye başladığını anlattı.
Karagözoğlu, “Gerçekleştirilen çalışmalarla 4,5G şebekelerinde yerlilik oranı, hedeflenen yüzde 45’in üzerine çıkarak yüzde 52’ye ulaştı. Yeni ihale ile bu oranı yüzde 60’a çıkarmayı hedefliyoruz. Ayrıca uygun ürün bulunması durumunda, şebekelerde kullanılan donanımın yüzde 30’unun tamamen milli ürünlerden, yani fikri ve mülkiyet hakları Türkiye’ye ait ürünlerden oluşmasını şart koşuyoruz.” ifadelerini kullandı.
“1 Nisan 2026 tarihinden itibaren ülke genelinde 5G hizmeti sunulacak”
Bu gün itibarıyla, üç işletmeci için tahsis edilen toplam frekans bandının 549,2 MHz olduğuna dikkat çeken Karagözoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Tamamlanan ihale ile işletmecilere tahsis edilen frekans bandı 400 MHz daha artacak. Bu da kapasitemizde yüzde 72,8 oranında bir artış anlamına geliyor. İşletmecilerimiz, yeni yetkilendirme çerçevesinde 1 Nisan 2026 tarihinden itibaren ülke genelinde 5G hizmeti sunmaya başlayacak.”
5G ihalesinde 700 MHz frekansında A1 paketine en yüksek teklifi 429 milyon dolarla Turkcell, A2 paketine 426 milyon dolarla Vodafone ve A3 paketine 425 milyon dolarla Türk Telekom verdi.
3,5 GHz frekansında B1 paketine en yüksek teklifi 214 milyon dolarla Turkcell, B2 paketine 209 milyon dolarla Türk Telekom ve B3 paketine 201 milyon dolarla Vodafone sundu.
