“Düzce İş Dünyası Buluşması” etkinliği çerçevesinde Mutfak Sanatları Merkezi’ne gelen Yılmaz, burada Volta Motor tarafından üretilen iki elektrikli otomobili tanıttı.
Yılmaz, talep üzerine bu araçlardan birine imza attı ve ardından test sürüşü gerçekleştirdi.
Daha sonra iş dünyasıyla ilgili toplantıya katılan Yılmaz, illerdeki iş insanlarıyla sürekli bir araya geldiklerini ve fikir alışverişinde bulunduklarını ifade etti.
Orta Vadeli Program’ın kapsamlı bir yaklaşım olduğunu dile getiren Yılmaz, şunları söyledi:
“Para politikaları, maliye politikaları ve yapısal dönüşümleri içeren bütüncül bir stratejimiz bulunuyor. Temel hedefimiz enflasyonu düşürerek tek haneli rakamlara ulaşmak. Bunu yaparken büyümeyi ve istihdamı belirli bir seviyede korumak gerekiyor. Aynı zamanda, ülkemizin yaşadığı büyük depremin yaralarını sarmayı da ihmal etmiyoruz. Tüm bu çalışmaları insana, sosyal refahı kalıcı bir şekilde artırma amacıyla yapıyoruz. Üretkenliği ve rekabetçiliği artırarak kalıcı sosyal refah sağlamak, programımızın ana çerçevesidir.”
Dünya ekonomisinin zor bir dönemden geçtiğini ve belirsizliklerin arttığını vurgulayan Yılmaz, eski dünya düzeninin sona erdiğini ifade etti.
Yeni bir dünya düzeninin oluştuğunu ve bu durumun belirsizlikleri artırdığını belirten Yılmaz, bu süreçte doğru hamleler yapanların ekonomik hiyerarşide daha üst sıralara yükselebileceğini sözlerine ekledi.
Yılmaz, son 22 yılda dünya ekonomisinin ortalama yüzde 3,5 büyüdüğünü, Türkiye’nin ise yüzde 5,4 oranında büyüme kaydettiğini aktardı. “Dünya ekonomisine göre her yıl 1,9 puan daha yüksek bir büyüme gerçekleştirdik. Bu, sadece bir yıl için önemli görünmeyebilir, ancak 22 yıl boyunca her yıl bu başarıyı elde etmek gerçekten zor.” dedi.
“TÜRKİYE İYİ BİR YOLDA”
IMF’nin Dünya Ekonomik Görünüm Raporu’nu hatırlatan Yılmaz, “2025 yılında nominal dolar bazında dünyanın 16’ncı büyük ekonomisi olmayı hedefliyoruz. Satın alma gücü paritesine göre ise 11’inci büyük ekonomimiz. Ayrıca Avrupa’nın dördüncü büyük ekonomisi olacağız ve İtalya’yı geride bırakma ihtimalimiz var.” dedi.
Bu yıl toplam ekonomik büyüklüğün 1,5 trilyon doları aşmasını ve kişi başına gelirlerin 17 bin dolara ulaşmasını beklediklerini dile getiren Yılmaz, ihracat beklentilerinin 273,8 milyar dolara, turizm gelirlerinin ise 64 milyar dolara yükselmesini öngördüklerini ifade etti.
Cari açıkta ciddi bir iyileşme sağladıklarını belirten Yılmaz, geçen yıl cari açığın 10 milyar dolara kadar düştüğünü hatırlatarak, “(Cari açık) Milli gelirin yüzde 0,8’ine geriledi. Bu yıl tahminlerimize göre 1,4 civarında kapatmayı planlıyoruz.” şeklinde konuştu.
Yılmaz, 2005 yılında 19,4 milyon olan istihdam sayısının günümüzde 32,6 milyona çıktığını ve işsizlik oranının uzun süredir tek hanelerde olduğunu kaydetti. Buna ek olarak, yeni çalışma modellerini entegre ederek atıl iş gücünü daha fazla piyasaya kazandırmayı hedeflediklerini de vurguladı.
Bütçede disiplinli bir yaklaşım sergilediklerini ifade eden Yılmaz, son 3 yıl içinde 90 milyar dolarlık deprem yüküne rağmen bütçeyi dengede tutmayı başardıklarını bildirdi.
“TL’YE OLAN GÜVEN ARTMIŞ DURUMDA”
Merkez Bankası rezervinin son dönemde 189,7 milyar dolara ulaştığını belirten Yılmaz, bunun ekonomiyi dış şoklara karşı dayanıklı hale getirdiğini ifade etti.
Kur korumalı mevduatı sonlandırdıklarını ve TL’ye olan güvenin arttığını söyleyen Yılmaz, “TL’nin bankalardaki payı yüzde 60’a yaklaşmışken, döviz mevduatının payı azalmaktadır. Bu, sağlıklı bir gelişmedir.” dedi.
Yılmaz, gıda fiyatlarının etkisiyle enflasyonda bir iyileşme süreci yaşandığını ve Merkez Bankası’nın hedeflediği 30’un altındaki enflasyon değerlerine ulaşmayı ümit ettiklerini aktardı. Ancak, bazı kalemlerin etkisiyle henüz tam hedefe ulaşamadıklarını da ekledi.
Gıda üretimini önceliklendirdiklerini vurgulayan Yılmaz, “Nitelikli gıda projelerini Merkez Bankası’nın uzun vadeli düşük faizli kredi imkanlarına dahil ettik. Ayrıca, sosyal konut projelerini de hayata geçireceğiz.” ifadesini kullandı.
Yılmaz, yenilenebilir enerji alanında yasal düzenlemeler yaptıklarını ve bürokratik süreçleri hızlandırma amacı güttüklerini belirtirken, nükleer enerjiyi de gündemlerinde bulundurduklarını söyledi.
“İŞ DÜNYAMIZIN YANINDAYIZ”
Mesleki ve uygulamalı eğitim ile yeni teknolojilerin gerektirdiği becerilere daha fazla yatırım yapılacağını dile getiren Yılmaz, arz yönlü politikalarla devam ettiklerini belirtti.
Yılmaz, reformların önemine dikkat çekerek, bu süreçte Düzce’deki projeler ve yatırımlara değindi. “Düzce, sanayisi, turizmi, tarımı ve ticaretiyle çok sektörel bir il ve bizler iş dünyasıyla gururluyuz.” şeklinde konuştu.
Düzce’deki yerel yönetimle uyumlu bir çalışma yürüttüklerini ifade eden Yılmaz, “Sanayi üretiminde belirli bir seviye yakalandı. Bundan sonrası için derinleşme ve katma değer artırma amacındayız. Yeni teşvik sistemimizi de ilan ettik.” dedi.
Üretim açısından şehirlerin benzeşmesini istemediklerini sözlerine ekleyen Yılmaz, uzmanlaşma ve kümelenme yoluyla rekabet gücünün artacağına inandığını belirtti.
Yılmaz, iş dünyasına destek verdiklerinin altını çizerek, “Sorunlarına ve sıkıntılarına duyarlı olduğumuzu vurgulamak isterim.” dedi.
Etkinliğe, Düzce Valisi Selçuk Aslan, AK Parti Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü, Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, Düzce Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Erdoğan Bıyık, AK Parti İl Başkanı Hasan Şengüloğlu, MHP İl Başkanı İlhami Caboğlu ve birçok iş insanı katıldı.
