Bilişim Vadisi Genel Müdürü Erkam Tüzgen, Atatürk Havalimanı’nda inşa edilen Terminal İstanbul’un, faaliyete geçtiğinde Türkiye’nin yanı sıra dünyanın en büyük girişimcilik merkezi olacağını belirtti.
Tüzgen, Terminal İstanbul’un, teknoparklar üstü bir platform olarak inşa edilmesi hedeflendiğini ifade ederek, burada özel sektör şirketleri, sivil toplum kuruluşları, melek yatırımcı ağları ve girişim sermayesi fonlarının yer alacağı dinamik bir etkileşim merkezi oluşturmaya yönelik çalışmalara devam ettiklerini açıkladı.
Bu merkez ile Türkiye’nin teknoloji ve girişimcilik alanındaki gelişim sürecine büyük bir katkıda bulunmayı amaçladıklarını vurgulayan Tüzgen, burada 1000’den fazla teknoloji girişiminin yer almasını planladıklarını belirtti.
Tüzgen, “Teknoloji üreten ve ticarileşmiş ürünlere sahip olacak girişimlerin yanı sıra, bazıları kendi alanlarında dünya çapında öncülük eden şirketlerin de AR-GE faaliyetlerini burada gerçekleştirmesini arzuluyoruz. Girişimcileri buradaki yatırımcılarla, yazılım ve yapay zeka okulunda eğitim alacak insan kaynağıyla ve deneyimli şirketlerin mentörleriyle bir araya getireceğiz. Ayrıca, yurt dışından girişim çekmeyi de hedefliyoruz.” dedi.
Start-up ve teknolojinin merkezi
Tüzgen, Terminal İstanbul’a uluslararası yatırımcıları çekerek, yatırımcıların hızlı bir şekilde yurt dışından gelerek görüşmeler yapabileceği, çalışmalara başlayabileceği ve aynı gün geri dönebildiği bir merkez oluşturmayı planladıklarını ifade etti.
Terminal İstanbul’da, dünyanın en iyi girişimcilik, kuluçka ve hızlandırma programlarının uygulanacağını aktaran Tüzgen, “Buradan girişimciler dünyaya yayılacak, en iyi insan kaynakları yetişecek ve girişimcilikle ilgili uluslararası etkinlikler düzenlenecek. Amacımız, İstanbul’u start-up ve teknoloji dünyasının yeni merkezi haline getirmek.” diye konuştu.
Yaşayan bir mimarisi olacak
Tüzgen, Atatürk Havalimanı’nda geniş kapsamlı bir dönüşüm projesi gerçekleştirdiklerini ve konsept ile proje hazırlıklarının hızla ilerlediğini bildirdi.
Bir havalimanının girişimcilik merkezine dönüştürülmesinin karmaşık bir süreç olduğunu belirten Tüzgen, “Çalışmalara başladığımız andan itibaren mümkün olan en kısa sürede faaliyete geçmek için çaba sarf ediyoruz. Terminal İstanbul’un mimarisi, teknoloji geliştiricilere ilham verecek ve iş görüşmelerini daha cazip hale getirecek bir mekan olmasını istiyoruz. Esnek ve adapte edilebilir alanlar tasarlayacağız ki, bugünkü ihtiyaçlarla 5 yıl sonraki ihtiyaçlar arasında farklılık olabileceğini göz önünde bulundurarak, burada yaşayan bir mimari oluşturacağız.” diye ekledi.
Başvurular yakında açılacak
Tüzgen, Terminal İstanbul’da ofis açmak isteyenlerin başvuru sürecine dair bilgi verdi. Terminal İstanbul’un internet sitesi üzerinden yakın zamanda başvuruların açılacağını bildirdi.
Ekosisteme en fazla katkı sağlayacak firmaların burada yer almasını amaçladıklarını belirten Tüzgen, hangi şirketlerin kabul edileceğine ve ekosisteme nasıl katkı sağlayacaklarına ilişkin hazırladıkları projeleri değerlendireceklerini açıkladı. Şirketlerin, stajyer istihdamı, genç girişimcilere mentörlük gibi destek sunma yollarında projeler hazırlamaları bekleniyor.
Terminal İstanbul’da çok paydaşlı bir yönetim anlayışına sahip, teknoparklar ve girişimcilik merkezleri üstü bir yapı oluşturmayı hedeflediklerini kaydeden Tüzgen, üniversitelerden sivil toplum kuruluşlarına kadar her kesimin burada programlarını sürdürmesini teşvik ettiklerini sözlerine ekledi.
Dünyadaki girişimcilik programları için üs potansiyeli
İstanbul’un global bir girişimcilik şehri olma arzusunu dile getiren Tüzgen, dünyanın çeşitli bölgelerindeki girişimcilik programlarını Türkiye’ye davet etmeyi hedeflediklerini söyledi. Tüzgen, “Avrupa, Kuzey Afrika ve Orta Doğu’da kendini kanıtlamış program yürütücüleri ile ilişkiler kurarak, onların girişimcilik ve hızlandırma programlarının İstanbul merkezli olmasını amaçlıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Tüzgen, 15 yıl önce Türkiye’de bir vatandaşın teknoloji üretilmeyeceğine inandığını belirterek, TOGG, BAYKAR ve ASELSAN gibi projelerin bu algıyı yıktığını ifade etti. Şimdi de girişimcilik algısını güçlendirmeyi amaçladıklarını belirtti. Tüzgen, “Anne ve babalar çocuklarının girişimci olmasını istemeli, gençler kendi şirketlerini kurmayı hedeflemeli. Teknoloji ve girişimcilik kültürünün ülkemizde yayılmasını istiyoruz.” şeklinde konuştu.
Terminal İstanbul’da, deneyap atölyeleri, yazılım okulları ve finansal okuryazarlık gibi programlar olacağını belirten Tüzgen, Türkiye’nin tarım alanında da en iyi teknolojileri geliştirmesini amaçladıklarını vurguladı.
Yerli girişimcinin dünyaya açılması kolaylaştı
Tüzgen, Türkiye’deki girişimcilerin uluslararası pazarlara açılmasına yönelik bir işbirliği modeli geliştirdiklerini de açıkladı. Tüzgen, bu model ile girişimcilerin yurt dışına gitmelerine gerek kalmadan işlerini uluslararası düzeyde pazarlayabilmelerini sağlayacaklarını belirtti.
“Bırakın girişimlerin yurt dışına taşınmasını, seyahate dahi ihtiyaç kalmadan kendi ürünlerini yurt dışında pazarlayıp satabilecekleri bir model yaratmayı başardık. Bu sayede hem girişimcilerin hem de Bilişim Vadisi’nin yararlanacağı anlaşmalar gerçekleştiriyoruz.” diyerek modelin ayrıntılarını aktardı.